Gazeteci Murat Ağırel ve Barış Pehlivan serbest bırakıldı | Canlı Blog

Türkiye gündemine ilişkin önemli gelişmelerin aktarıldığı canlı blog sayfası.
Erdoğan: Körfez Bölgesi'nin güvenliğini kendi güvenliğimizden ayrı görmüyoruz

Yaptıkları görüşmelerde ilişkilerin geliştirilmesi ve yatırımların artırılması konusunda güçlü bir müşterek irade ortaya koyduklarını ve toplam 13 anlaşmaya imza attıklarını kaydeden Erdoğan, "İmzaladığımız anlaşmaların ahdi zeminimizi daha da güçlendireceğine inanıyoruz." dedi.
Birleşik Arap Emirlikleri'nin güvenlik ve istikrarına destek verdiklerini vurgulayan Erdoğan, "Körfez Bölgesi'nin güvenliğini kendi güvenliğimizden ayrı görmüyoruz. İş birliğimizde son dönemde sağlanan ivmeyi muhafaza etmek ve ileriye taşımak konusundaki iradenin karşılıklı olmasından ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Ortak çıkarlarımız ve bölgemizin istikbali için bu gayreti, karşılıklı saygı ve güven temelinde sürdürmekte kararlıyız." açıklamasını yaptı.
Erdoğan'dan Abu Dabi Veliaht Prensi Bin Zayid'e teşekkür
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca sosyal medya hesabından, Birleşik Arap Emirlikleri'ne gerçekleştirdiği ziyaretinin ardından 'kıymetli kardeşim' diyerek Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed Bin Zayid Al Nahyan'a da ev sahipliğinden dolayı teşekkür etti.
Gazeteci Ağırel ve Pehlivan serbest bırakıldı
Libya'da hayatını kaybeden MİT mensuplarıyla ilgili yaptıkları haberlerle ilgili yargılanan Gazeteci Barış Pehlivan ve Murat Ağırel serbest bırakıldı. Haklarında bugün hapis cezası onanan gazeteciler İstanbul Adliyesi'ne giderek teslim olmuş, ardından Silivri Cezaevi'ne götürülmüştü.
Haberi avukatları Hüseyin Ersöz duyurdu.
Davada, Barış Pehlivan ve Hülya Kılınç 3 yıl 9 ay, Aydın Keser, Ferhat Çelik ve Murat Ağırel'i de 4 yıl 8 ay 7 gün hapis cezasına mahkum edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede sanık gazeteciler, "Milli İstihbarat Teşkilatı mensuplarının ve ailelerinin kimlik, görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgileri yayımlamak, yaymak ve açıklamak" ile suçlandı.
Türkiye'de Covid-19: Vakalar azalıyor, can kaybı artıyor
"Minik Leyla cinayeti" sanıklarının beraat etmesi üst mahkemece onandı

Ağrı'da, kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin yeniden yargılanan 7 sanığın tamamı hakkında yerel mahkemece verilen beraat kararı, Bölge Adliye Mahkemesince hukuka uygun bulundu.
Minik Leyla'nın ölümüne ilişkin davaya bakan Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin sanıklar amca Yusuf A. ile Y.A, B.D, H.D, M.A. M.A.A. ve A.A. hakkında beraat kararı vermesi üzerine, cumhuriyet savcısı, küçük kızın annesi Şükran Aydemir'in avukatı, davaya katılma talebi reddedilen Ağrı Barosu avukatları ve katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı çeşitli nedenlerle karara itiraz etti.
Dosyayı inceleyen Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, kararında, katılma talebi reddedilen Ağrı Baro Başkanlığı avukatlarının başvuruları dışında istinaf başvurusunun reddine ilişkin nedenlerin bulunmadığını, Ağrı Barosunun da suçtan doğrudan zarar görmemesi nedeniyle kanunen taraf sıfatının bulunmadığına işaret etti.
Bu nedenle baronun avukatlarının itirazını kabul etmeyen mahkeme, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması yönündeki taleplerini de kabul etmedi.
Leyla'nın cansız bedenine 18 gün sonra ulaşılmıştı
Ağrı'da 15 Haziran 2018'de Ramazan Bayramı dolayısıyla ailesiyle dedesini ziyarete gittiği Bezirhane köyünde kaybolan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in bulunması için çalışma başlatılmış ve cansız bedeni kaybolduktan 18 gün sonra köye 2 kilometre mesafede, kent merkezine giden yolun yakınında akarsu kenarındaki ağaçların arasında bulunmuş, vücudunda darp ya da yara izine rastlanmayan çocuğun cenazesi Bezirhane köyünde defnedilmişti.
Muğla açıklarında yelkenli teknede 111 düzensiz göçmen yakalandı

Muğla'nın Milas ilçesi açıklarında yelkenli teknede yakalanan 111 düzensiz göçmen karaya çıkarıldı.
Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, Milas ilçesi açıklarında mobil radar aracılığıyla yelkenli teknede bir grup düzensiz göçmen olduğu tespiti üzerine bölgeye hareket etti.
Tekneyi durduran ekipler, 111 düzensiz göçmeni yakaladı.
Karaya çıkarılan düzensiz göçmenler, işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğüne teslim edildi.
Teknede bulunan ve göçmen kaçakçısı olduğu değerlendirilen iki şüpheli gözaltına alındı.
3 bin anaokulu, 40 bin ana sınıfı açılacak

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Türkiye'yi ziyaret edecek

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal, 16-17 Şubat'ta Filistin ve İsrail'i ziyaret edecek.
Cumhurbaşkanlığı Sözcülüğünden yapılan açıklamaya göre, heyetin Filistin'de Devlet Başkanı Mahmud Abbas tarafından kabul edilmesi ve ülke yetkili makamlarıyla temaslarda bulunması öngörülüyor.
Heyet, İsrail ziyaretinde ise İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un Türkiye'ye gerçekleştireceği ziyaretin hazırlıklarını ele alacak ve siyasi istişarelerde bulunacak.
Herzog'un 9-10 Mart tarihlerinde Türkiye'yi ziyaret etmesi bekleniyor.
Z kuşağı: Türkiye'de gençlerin çoğunluğu yurt dışında yaşamak istiyor
Yöneylem Araştırma, şubat ayına ilişkin seçim anketini yayınladı
AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, pazartesi akşamı katıldığı bir televizyon programında yaptığı konşumada AK Parti'nin oy oranını yüzde 37 olarak açıkladı.
Diğer araştırma şirketlerinin son seçim anketleri için tıklayın.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, iktidarın, elektrik faturalarına yönelik elektrik dağıtım şirketleriyle görüştüğünü söyledi. İktidarın bu konudaki söylemini eleştiren Kılıçdaroğlu, "Bunlar yükselttiler ya Erdoğan da indirecek. Bu numarayı çekiyorlar. Tamamını indireceksin kardeşim." sözlerini sarf etti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin kendisine yönelik sözlerine işaret eden Kılıçdaroğlu, "Örgütlerine 'Kılıçdaroğlu'na kandil gönderin.' demiş. Çok güzel kandiller gelmiş, teşekkür ederim il başkanlarına. Onları partinin müzesine koyacağım, 'Elektrik zamlarını savunan Devlet Bahçeli'nin bana gönderdiği kandiller.' diye göstereceğim." ifadelerini kullandı.
"El ayak öpmeye gidiyorlar"
Kemal Kılıçdaroğlu, "Bunlar asla bir araya gelmez." denilen 6 partinin genel başkanları olarak bir araya geldiklerini dile getirerek her birinin programı ayrı partilerin genel başkanlarının, Türkiye'nin bir felakete sürüklendiğini gördüğünü söyledi.
Yaşanamaz bir Türkiye'nin ortaya çıktığını, ülkenin gençlerinin yurt dışında geleceklerini aramak gibi bir tabloya sürüklendiğini gördüklerini anlatan Kılıçdaroğlu, 6 partinin genel başkanının, Türk siyaset tarihinde önemli bir başarıya imza atarak sorunları çözmek için bir araya geldiğini belirtti.
İktidarın, ülkenin sorunlarını çözemediğini, ülkeyi batırdığını iddia eden Kılıçdaroğlu, "Türkiye'yi dilenci konumuna getirdiler, Türkiye'nin onurunu zedelediler. Para dileniyorlar sağda solda. Oysa biz Milli Kurtuluş Savaşı'nı verirken hiç kimseden dilenmedik ama bütün fabrikaları, savunma sanayisi, uçak fabrikaları kurduk. Düne kadar 'şerefsiz' dedikleri kişilere, bu onların ifadesi, kullandığım için özür dilerim, şimdi el ayak öpmeye gidiyorlar. Londra borsalarına düne kadar dünyanın lafını söylediler. Şimdi oraya gidiyorlar, 'Acaba biraz para bulabilir miyiz?' diye." ifadelerini kullandı.
"Panik içindeler, korkuyorlar"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, emeklilere bayram ikramiyesi verilmesinin muhalefet sayesinde gerçekleştiğini, elektrik faturalarından TRT payının kaldırılmasının muhalefetin gücünü gösterdiğini öne sürerek elektrikte indirime gidilmesini de muhalefetin sağladığını söyledi. Kılıçdaroğlu, "Sofranızda KDV, temel gıda maddelerinde iniyorsa o da muhalefetin gücüdür, bizim gücümüzdür. Bugün bütün olumsuz koşullara rağmen bunları yaptırabiliyorsak yarın iktidar olduğumuzda görün, Türkiye nasıl bir cennet oluyor." sözlerini sarf etti.
Türkiye'yi herkesin barış içinde yaşadığı bir ülkeye dönüştüreceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde ülkeye dünyanın her yanından turistlerin geleceğini, ihracatın artacağını, katma değeri yüksek üretim için üniversitelerin çalışacağını ve bütün İslam dünyasının Türkiye'ye özeneceğini söyledi. Kemal Kılıçdaroğlu, 6 liderin bir araya gelerek bunları yapmak için ahdettiklerini aktararak "Bizim başka bir arayışımız yok. Panik içindeler, korkuyorlar biliyorum. Güzellikten, demokrasiden, özgürlüklerden korkulmaz. Neden korkulur? 'Yaptıkları yanlışların faturası bize çıkar mı?' diye korkuyorlar. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını elbette soracağız ama demokrasi içinde soracağız; kin ve öfkeyle, intikam duygusuyla değil. Bizi onlardan ayıran temel duygu da bu. İnsani bütün gerekleri yerine getireceğiz, beraber yaşayacağız. Bu parlamento, Milli Kurtuluş Savaşı'nda kazandığı itibarı kazanacaktır." dedi.
6 parti liderinin 28 Şubat'ta buluşacağını belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Güçlendirilmiş parlamenter sistemle yeniden demokrasiyi inşa edeceğiz. Devletin kurumlarını, bozulan bütün çarkları düzelteceğiz; saat gibi çalışacak. Devlette liyakati getireceğiz. İşi ehline teslim edeceğiz. Bunun sözünü verdik. Ekonomiyi ayağa kaldıracağız, çarkları dönecek. Sosyal politikalarımız güçlenecek. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, her evde huzur ve mutluluğun olduğu bir Türkiye'yi getireceğiz. Adil düzeni getireceğiz. Ne ezen ne ezilen; insanca hakça bir düzeni getireceğiz."
Liderler olarak adaleti sağlamaya söz verdiklerini anlatan Kılıçdaroğlu, 6 liderin imzasının bulunduğu belgenin, Türk ve dünya siyaset tarihinde önem taşıdığını söyledi. O belgenin arşivlenmesini öneren Kılıçdaroğlu, "Yeri, zamanı geldiğinde arşivden çıkarın, torunlarınıza gösterin. Deyin ki 'Bugün sen özgürce bu ülkede yaşıyorsan, geleceğini bu ülkede arayıp, çalışıp, üretip, kazanıyorsan ve yurt dışına turist gibi gezmeye gidiyorsan işte bu belge nedeniyledir.'" ifadelerini kullandı.