Sarar'da çalışanlar ile işveren arasında mart ayında başlayan "toplu iş sözleşmesi" görüşmeleri çıkmaza girince, yetkili sendika 29 Ağustos'ta grev kararı almıştı.
29 Ağustos Perşembe günü greve başlayan Sarar Büyük Mağazacılık A.Ş çalışanları İstanbul'un Üsküdar ilçesine bağlı bir alışveriş merkezindeki mağazada Salı günü grev pankartı astı.
HAK-İŞ Konfederasyonu'na bağlı yetkili Öz Büro İş Sendikası üyesi olan 400 işçi, toplu iş sözleşmesi (TİS) imzalanamaması sonucu 69 Sarar mağazasında başlattıkları grev 6. gününe girdi.
İstanbul'un en büyük alışveriş merkezlerinden birinde gerçekleşen grevde konuşan Öz Büro İş Sendikası Başkanı Baki Gülbaba, "Maaşlar asgari ücretten artık koparılsın" dedi.
Euronews Türkçe'ye konuşan sendika başkanı Gülbaba, çalışanların maaş+prim usulüyle çalıştığını söyleyerek "Ulaşılmaz hedefler koyuluyor" dedi.
Gülbaba, "Mağazalar genelde prim bazlı çalışan işyerleridir. Bu primlerle ilgili konulan hedefler de ulaşılmaz hedefler oluyor. O nedenle çok speküle ediliyor. 'Mağaza çalışanlarına şunu veriyoruz' filan gibi şeyler söyleniyor. Bu hedefler gerçekleştirilemediği için toplu iş sözleşmesinde yazdığınız primlerin bir anlamı olmuyor. O nedenle biz asgari ücretle çalışan insanlar oluyoruz günün sonunda," dedi.
Asgari ücretin hali hazırda düşük olmasına sitem eden Gülbaba, "Özellikle bu senenin ikinci yarısında asgari ücretin hala 25.000 TL brüt, 17.000 TL net olarak kalmış olması, enflasyonun yükselmesi, paranın reel alım gücünün sürekli azalması, üzerimizdeki vergi dilimlerinin ücretlerimizi sürekli aşındırması hayatı çekilmez bir noktaya getirdi," diye konuştu.
"Böyle olunca toplu iş sözleşmesi masasında Sarar çalışanları, işçiler ve sendika olarak ne kadar iyi niyetli olursanız olun anlaşamıyorsunuz," diyerek ekledi.
'Net talebimiz asgari ücret artı yüzde 15-20'
"Zaten kamudaki işçiler kadar maaş istemiyoruz" diyen Gülbaba maaş+prim şeklinde çalışmalarından dolayı prim sisteminin düzeltilmesi gerektiğini savundu.
Net taleplerini açıklayan Gülbaba, "Sarar çalışanlarının ücretleri asgari ücretten artık koparılsın. Toplu iş sözleşmesinde birinci altı ay asgari ücret artı yüzde 15. İkinci altı ayda asgari ücret artı yüzde 20 olsun istiyoruz," dedi.
Yan hakların iyileştirilmesi için de konuşan Gülbaba, "Primler çok önemli. Mağaza çalışanlarının performansı, mağazanın cirosu, bütün bunlar reel olarak hesap edilsin. Onun üzerinden bir prim sistematiği kurulsun. Yol ve yemeklerimiz, altışar aylık periyotlarla güncellensin. Bundan başka bir şey istemedi Sarar çalışanları," dedi.
Gülbaba şirket tarafından işçilere mobing ve grev kırıcı baskılar yapılmasına yönelik durumlara ilişkin ise "Öyle 'Grevi kırarız. Çalışanları tehdit ederiz. Biz bu grevin hakkından geliriz' gibi ilkel yaklaşımlar asla doğru değil" diyerek sözlerini noktaladı.
17 yıllık Sarar çalışanı: İlk kez grev yapıyorum
Greve katılan bir Sarar çalışanı, ilk kez grev yapması dolayısıyla yaşadığı endişe nedeniyle kimliğini belirtmek istemedi.
Çalışan, "Yaklaşık 17 yıldır Sarar'da çalışıyorum. Hayatımda ilk defa grev yapıyorum. Eskiden filmlerde görüyorduk grevi. Aldığımız ücret yetmiyor. Onun için de sendikanın aldığı karara saygı duyduk. Biz de istedik zaten. Onun için devamını getirmek istiyoruz. Hakkımız olanı istiyoruz. Daha fazla bir şey istemiyoruz," dedi.
İstanbul'un zorlu ekonomik şartlarından yakınan Sarar çalışanı, "Şuradan bir yemek yemeye kalksan günlük 400-500 lirayı buluyor zaten. Bunun yolu var ulaşımı var," dedi.
Bazı mesai arkadaşlarının işlerinden olmamak için sendikadan ayrılmak zorunda bırakıldığını söyleyen çalışan, "Sendikadan çıkartıldı bazı insanlar. Biz çıkmadık. Haklı olan mücadelemize devam etmek istiyoruz," diyerek sözlerini noktaladı.