İsrail daha önce saldırılarını yoğunlaştıracağını, Gazze'nin tamamını ele geçireceğini ve bölgedeki nüfusun büyük bölümünü yeniden yerinden edeceğini açıklamıştı.
İsrail Başbakan Benjamin Netanyahu Salı günü yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun önümüzdeki günlerde Gazze'deki operasyonlarını "tam güçle" sürdüreceğini belirtti.
Netanyahu, Başbakanlık ofisi tarafından yayınlanan bir açıklamada, "Önümüzdeki günlerde operasyonu tamamlamak ve Hamas'ı yenmek için tüm gücümüzle Gazze'ye gireceğiz," dedi.
Netanyahu, Hamas ile daha fazla rehinenin serbest bırakılması konusunda bir anlaşmaya varılsa bile, Gazze'deki savaşı durdurmasının "hiçbir şekilde" mümkün olmadığı konusunda uyardı.
İsrail Başbakanı ayrıca, ABD Başkanı Donald Trump tarafından yılın başında önerilen ve Arap ülkeleri ile uluslararası toplumun büyük bir kısmı tarafından kesin bir dille reddedilen Gazze nüfusunun bir kısmının başka ülkelere taşınması olasılığından da söz etti.
Netanyahu, "Onların gitmesine izin verecek bir yönetim oluşturduk ama bizim açımızdan sorun tek bir noktada düğümleniyor. (Filistinlileri) kabul etmeye hazır ülkelere ihtiyacımız var. Şu anda bunun üzerinde çalışıyoruz," dedi.
"Onlara ayrılma şansı verirsek, size söyleyebilirim ki yüzde 50'den fazlası ve bence çok daha fazlası ayrılacaktır. Ancak Hamas artık orada olmayacak," diye devam etti.
Bu ayın başlarında İsrail, iki aylık ateşkesin ardından 18 Mart'ta Hamas'a karşı askeri saldırılarını yeniden başlatmasının ardından Gazze Şeridi'nin tamamını ele geçirme ve süresiz olarak işgal etme planını onayladı.
Hamas, daha fazla Filistinli tutuklu, kalıcı bir ateşkes ve İsrail ordusunun Gazze'den çekilmesi karşılığında kalan rehineleri serbest bırakacağını söyledi.
İsrail, 58 rehinenin esaret altında kaldığını ve bunlardan 23'ünün hayatta olduğunu söylüyor, ancak yetkililer üçünün durumuyla ilgili endişelerini dile getirdi. 250 rehinenin çoğu, daha önceki ateşkes anlaşmalarında serbest bırakılmıştı.
Netanyahu eleştirilerle karşı karşıya
İsrailli-Amerikalı rehine Edan Alexander'ın pazartesi günü serbest bırakılması, eleştirmenlerin savaşa devam ederek rehinelerin hayatlarını tehlikeye atmakla suçladığı Netanyahu'ya karşı bir tepki yarattı.
Salı günü Tel Aviv'de rehinelerin aileleriyle yapılan yaklaşık iki saatlik bir toplantıda, ABD'nin Orta Doğu özel temsilcisi Steve Witkoff ve Trump yönetiminin rehine işleri temsilcisi Adam Boehler, kalan rehineleri eve getirmek için gerekeni yapacaklarını söyledi.
Witkoff, herkesin diplomatik bir çözümü tercih edeceğini ve rehinelerin çoğunun diplomasi yoluyla serbest bırakıldığını söyledi.
Artan saldırılar
İsrail daha önce saldırısını yoğunlaştıracağına, Gazze'nin tamamını ele geçirip bölgenin nüfusunun çoğunu tekrar yerinden edeceğine söz vermişti.
Önceki ateşkesin Mart ayında sona ermesinden birkaç gün önce İsrail, Filistin bölgesine tüm ithalatı engelledi, insani krizi derinleştirdi.
İsrail, bu adımların Hamas'ı İsrail'in şartlarına göre bir ateşkes anlaşmasını kabul etmeye zorlamak için atıldığını söylüyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ-WHO) salı günü yaptığı açıklamada, Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre, ablukanın başladığı 2 Mart'tan bu yana yetersiz beslenmenin etkileri nedeniyle 57 çocuğun öldüğünü söyledi.
Salı günü ayrıca İsrail ordusu, Güney Gazze'deki Han Yunus kentindeki Hamas "komuta ve kontrol merkezi" olduğunu söylediği bir hastaneyi hedef aldı.
Hastaneye yapılan saldırı, şehirdeki bir hastaneye yapılan günün ikinci saldırısı oldu.
Gazze Sağlık Bakanlığı, saldırıda altı kişinin öldüğünü ve 40 kişinin yaralandığını söyledi.
Salı günü daha erken saatlerde İsrail, militanların hastanenin içinde faaliyet gösterdiğini söyleyerek, kimliklerini açıklamadan Nasser Hastanesi'ni vurdu.
Daha önceki bir saldırıda hedef alınan bir gazeteci de dahil olmak üzere iki kişi öldürüldü.
Savaş, Hamas militanlarının 7 Ekim 2023'te güney İsrail'e saldırmasıyla başladı ve çoğunluğu sivil olmak üzere yaklaşık bin 200 kişiyi öldürdü.
Hamas 251 kişiyi rehin aldı ve şu anda 24'ünün hayatta olduğuna inanılan 59 kişiyi elinde tutuyor.
Hamas tarafından yönetilen Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre, İsrail saldırılarında en az 52 bin Filistinli öldü.
İsrail ordusu, savaşın başlangıcından bu yana 850 askerinin öldüğünü söylüyor.