Önümüzdeki ay Azerbaycan'da yapılacak COP29 iklim görüşmelerine katılacak Yeşiller heyetinin başkanı, insan hakları sicili ve önemli bir fosil yakıt üreticisi olması nedeniyle ev sahibi ülkeye yönelik eleştirilerini yineledi.
Avrupa Parlamentosu'nda (AP) Yeşiller Milletvekili Michael Bloss (Almanya), Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP-29) için Azerbaycan'ın başkenti Bakü'ye seyahat eden milletvekillerine, yabancı ajanlar tarafından hacklenebileceği endişesiyle tek kullanımlık telefonlar verileceğini açıkladı.
Bloss ayrıca, fosil yakıt çağını sona erdirmeye yönelik yavaş ilerlemeden duyduğu endişeyi dile getirdi.
COP29 zirvesi hakkında gazetecilere bilgi verdikten sonra Euronews'e konuşan Bloss, "Güvenlik danışmanları cihazlarımıza sızılabileceği konusunda bizi uyardı. Bu da bölgedeki gözetleme ve misillemelerle ilgili ilk elden deneyimlere dayanan bir önlem," dedi.
AP'nin müzakerelere katılan 15 kişilik resmi heyetinde yer alan Alman milletvekili, "AP üyeleri olarak bile devlet tarafından izlenmekten korkmadan özgürce iletişim kuramıyoruz," dedi.
Bloss'un ofisi, genellikle kısa bir süre kullanıldıktan sonra atılabilen ucuz, anonim, ön ödemeli telefonları ifade eden bir terim kullanarak, tüm heyete "kullan-at" telefonlar sunulacağını doğruladı.
Kullan-at telefonların kullanımı 'her zaman oluyor'
Ancak bu uygulama oldukça standart kabul ediliyor. Euronews'in görüştüğü eski bir Avrupa Komisyonu üyesi, heyetlere yurtdışı ziyaretleri süresince kullan-at telefonlar ve dizüstü bilgisayarlar verilmesinin ve bunların dönüşte AB güvenlik birimlerine teslim edilmesinin standart bir uygulama olduğunu söyledi.
Adının açıklanmasını istemeyen eski üst düzey AB yetkilisi, "Her zaman bir güvenlik riski değerlendirmesi yapılır. Bu her zaman olur," dedi.
Parlamento sözcüsü, AP servislerinin "güvenlik ve siber güvenliği sürekli olarak izlediğini" ancak güvenlik nedeniyle daha fazla yorum yapamayacağını belirtti.
COP29 zirvesi sırasında hangi devletlerin güvenlik riski oluşturduğunun düşünüldüğünü belirtmeyen Bloss, Yeşiller grubu ile aynı doğrultuda, bu yılki görüşmelerin ev sahibi olarak Azerbaycan'ın seçilmesine ilişkin çekincelerini gizlemedi.
AP üyesi, "Bana göre şu çok açık: Azerbaycan eleştirel sesleri bastırıyor ve COP'u gerçek bir diyalogdan ziyade imaj yönetimi için bir platform olarak kullanıyor" dedi.
Mekan ne olursa olsun, çevreciler ve iklim aktivistleri uzun zamandır fosil yakıt endüstrisinin BM iklim görüşmelerindeki varlığı konusunda temkinli davranıyorlar.
Bloss, ekonomisi büyük ölçüde fosil yakıt ihracatına dayanan Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden sonra benzer bir başka ev sahibi ülkenin seçilmesini eleştirdi. AP üyesi, "Azerbaycan'ın gaz ve petrol şirketi Socar, petrol ve gaz sondajlarını genişletmek istediklerini açıkladı. Bu olması gerekenin tam tersi" dedi.
Yine de, geçen yıl Dubai'de düzenlenen COP28'deki zorlu müzakereler, pek çok kişiyi rahatlatacak şekilde, fosil yakıtlardan "uzaklaşma" ve "azaltılmamış kömür enerjisinin aşamalı olarak azaltılmasına yönelik çabaların hızlandırılması" yönünde küresel bir anlaşmayla sonuçlandı.
Her ne kadar herhangi bir bitiş tarihi belirtilmemiş ve "azaltılmamış" teriminin ne anlama geldiği konusunda sorular sorulmuş olsa da, 2030 yılına kadar küresel yenilenebilir enerji üretiminin üç katına çıkarılmasına yönelik somut bir taahhütle birlikte bu hamlenin sembolik önemi, o dönemde birçok kişi tarafından büyük bir atılım olarak değerlendirildi.
Bunlar arasında, önümüzdeki hafta AB'nin enerji ve konuttan sorumlu komisyon üyesi adayı olarak Avrupa Parlamentosu üyeleri tarafından sorgulanması beklenen Danimarka İklim ve Enerji Bakanı Dan Jorgensen de vardı.
Jørgensen, küresel liderler tarafından alınan "büyük bir karar" ve küresel ısınmaya karşı mücadelede "kritik" bir an olduğu değerlendirmesini yaptı.
Avrupa Parlamentosu delegasyonu, Avrupa Komisyonu'nun iklim komiseri Wopke Hoekstra başkanlığındaki ekibinin bu ayın başlarında üye devletler tarafından kabul edilen AB pozisyonunu zorlayacağı görüşmelerde doğrudan yer almıyor.
Bloss, "Fosil [yakıtlar] için net, düzenlenmiş bir son tarih olması gerekiyor" dedi.
Ancak somut bir son tarih bir yana, kömür, petrol ve doğalgazdan vazgeçme konusunda daha iddialı ifadelerin önümüzdeki ay Bakü'de ortaya çıkması pek olası görünmüyor.
Her şey parayla ilgili
Temel tartışma olarak finansman üzerinde durulacak. Özellikle AB, yoksul ülkelerin iklim değişikliğiyle başa çıkmalarına yardımcı olmak için yılda 100 milyar dolar ayırmayı taahhüt eden bir avuç gelişmiş ekonominin ötesinde daha geniş bir ülke tabanından katkı görmek istiyor.
Azerbeycanlı COP29'un başkan adayı Mukhtar Babayev'e geçen hafta Washington D.C.'de düzenlenen yıllık Uluslararası Para Fonu (IMF) toplantısındaki kamuya açık bir tartışma sırasında ülkesinde - geçen yılın ev sahibi Birleşik Arap Emirlikleri ve gelecek yılın ev sahibi Brezilya'da olduğu gibi - fosil yakıt üretiminin "tam gaz ilerlemesi" soruldu.
Babayev, Azerbaycan'ın Dubai'de ilerletilen "sürecin devamlılığını" sağlayacağını söyledi.
Bakü'de yapılacak zirvede Babayev'e göre, ülkelerin kendileri adına iklim eyleminde bulunmaları için başkalarına ödeme yapmalarına olanak tanıyacak küresel bir 'karbon kredileri' sisteminin kurulmasına ilişkin tartışmaları sonlandırmaları için "çok büyük bir fırsat" sağlayacak.
COP29 zirvesi, 11-22 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek.