Zirve Amazon’un gölgesinde gerçekleşmesine rağmen Brezilya Çevre Bakanı Marina Silva, anlaşmanın ana bölümüne ormansızlaşmanın sona erdirilmesi için bir yol haritası koymayı başaramadı.
Bu hafta sonu dünyanın dikkati Brezilya'daki Belém’e çevrildi. 'Şiddetli siyasi rüzgârların' etkisi altında geçen Birleşmiş Milletler (BM) İklim Zirvesi'nde görüşleri birbirinden farklı ülkeler son anlaşmayı çıkarmak için yoğun mesai harcadı.
İklim zirvesi COP30'un yapıldığı yer, Amazon yağmur ormanlarına olan yakınlığı nedeniyle sembolik öneme sahipti ve bu da tarihi bir sonuç beklentisini güçlendirmişti.
Ayrıca, ABD’nin Paris İklim Anlaşması’ndan çekilme kararının ardından bu yıl ilk kez ABD delegasyonunun tamamen yokluğu dikkat çekti. Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inácio Lula da Silva’nın karizmatik etkisi de iddialı bir kapanış anlaşması için çabaları güçlendirdi.
Ancak tüm bu enerji ve beklenti, sonunda gerçekten işe yaradı mı? İşte COP30’da iki hafta süren müzakerelerin ardından ortaya çıkan beş önemli sonuç ve bunların geleceğe etkileri:
Fosil yakıtlara son verme taahhüdü çıkmadı
Fosil yakıtlardan çıkış, COP30’un resmi gündeminde yoktu, ancak zirve boyunca bu konu hızla müzakerelerin odağı haline geldi.
Pek çok ülke, bağlayıcı olmayan ama her ülkenin kendi hedeflerini belirlemesine fırsat tanıyacak bir “yol haritası için yol haritası” oluşturmak istiyordu.
İngiltere, Almanya ve Hollanda’nın da aralarında bulunduğu 90’dan fazla ülke bu fikri desteklerken, Lula da Silva da dünyayı “fosil yakıtsız bir yaşamı düşünmeye başlamaya” çağırdı.
Ancak zirvenin son saatlerinde fosil yakıtlara dair tüm ifadeler anlaşma metninden çıkarıldı. Özellikle Suudi Arabistan gibi petrol zengini ülkeler bu taahhüdü bloke etti.
Conflict and Environment Observatory’den Doug Weir, final metnin iklim krizinin etkilerini en ağır yaşayan topluluklar için bir “ahlaki başarısızlık” olduğunu savundu.
Weir, “Fosil yakıt yol haritasının tamamen rafa kaldırılmasıyla, COP fosil yakıt bağımlılığını bitirme konusunda hemen hemen hiçbir ilerleme sağlayamadı,” dedi.
“Dubai’de iki yıl önce olduğumuz yerden öteye geçemedik ve karşımızda çok daha dik bir tırmanış var.”
Fosil yakıtsız gelecek için hala umut var mı?
Her ne kadar fosil yakıtlar “Global Mutirão” metninde yer almasa da analistler, “metnin altındaki jeolojik tabakaların kaydığını” savunuyor.
COP anlaşmalarının tüm tarafların konsensüsünü gerektirmesi — yaklaşık 200 ülke — ilerlemeyi zor ve yavaş kılıyor. Bununla birlikte, daha iddialı ülkeler fosil yakıt çıkışı planını COP sürecinden bağımsız şekilde ilerletmeye başladı.
Lula, kapanış konuşmasında, 85’ten fazla ülkeyi temiz enerjiye geçme planlarını gönüllü olarak açıklamaya davet eden bir çalışma grubu başlattığını duyurdu.
Ayrıca Kolombiya’nın gelecek yıl Hollanda ile ortaklaşa düzenleyeceği Küresel Fosil Yakıtlardan Çıkış Konferansı’na açık destek verdi.
Fossil Fuel Treaty adlı, 4.000’e yakın sivil toplum örgütünden oluşan ağ ise şu değerlendirmede bulundu: “Brezilya’daki tıkanıklık, 1,5°C hedefiyle uyumlu adil bir geçiş için müzakereleri tamamlayıcı bir çerçeve sağlayan bir Fosil Yakıt Anlaşması ihtiyacını güçlendirmiştir.”
Bu anlaşma, COP30’un başaramadığını başarabilir:
* Fosil yakıtların aşamalı kaldırılması için adil takvimler,
* Gelişmekte olan ülkeler için finansal destek,
* Yeni fosil yakıt projelerini durduracak bir kontrol mekanizması.
'Gerçeğin COP’u'
İklim dezenformasyonuyla mücadele, diğer başlıklara kıyasla daha az tartışmalıydı. Tüm taraflar, iklim eyleminin etkinliği için bilgi doğruluğunun güçlendirilmesi gerektiği konusunda uzlaştı.
COP30’da bilgi bütünlüğünün tanınması, doğru bilgiye erişimin korunması, iklim biliminin savunulması ve özellikle büyük teknoloji şirketleri ile reklam endüstrisi gibi özel sektör aktörlerinin sorumluluğunun şeffaflaştırılması açısından “güçlü bir siyasi sinyal” olarak yorumlandı.
Bu, devletlerin bilgi bütünlüğünü resmen korumayı taahhüt ettiği ilk zirve oldu.
Avrupa Parlamentosu eski başkan yardımcısı Heidi Hautala şöyle dedi: “Bilgi bütünlüğünün COP30 metninde tanınması, kamuoyu tartışmasının manipülasyondan korunması ve şeffaflığa olan ortak bağlılığımızın güçlendirilmesi yönünde önemli bir adımdır. Gerçek, iklim eyleminin temelidir.”
Ormansızlaşma geri planda kaldı
Zirve Amazon’un gölgesinde gerçekleşmesine rağmen Brezilya Çevre Bakanı Marina Silva, anlaşmanın ana bölümüne ormansızlaşmanın sona erdirilmesi için bir yol haritası koymayı başaramadı.
Bu maddeler fosil yakıt maddesine bağlandığı için petrole bağlı ülkeler tarafından bloke edildi. Bazı eleştirmenler, Brezilya dışişleri bakanlığının, ülkenin dışa dönük petrol satışını korumak için stratejik sabotaj uyguladığını savunuyor.
Bununla birlikte Brezilya, BM kapsamı dışında olan Tropical Forest Forever Facility adlı çok milyar dolarlık bir yatırım fonu başlattı. Amaç: Ağaçları ayakta tutan ülkelere para ödemek.
Almanya önümüzdeki 10 yıl için 1 milyar euro taahhüt ederken, Norveç de bağışçı sayısının artması şartıyla aynı süre için yaklaşık 2,5 milyar euro değerinde kredi vereceğini duyurdu.
İklim fonunun üç katına çıkarılması
Ülkeler, iklim değişikliğine uyum finansmanının üç katına çıkarılması konusunda anlaştı. Bu fon, gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere iklim kaynaklı yıkımlara karşı direnç kazanmaları için sağladığı mali destektir.
Ancak yaklaşık 104 milyar euro'ya denk gelen 120 milyar dolar hedefi, beş yıl ertelenerek 2035’e bırakıldı.
Satat Sampada Climate Foundation’dan Harjeet Singh, bu sonucu, “şu anda sular altında olan ya da yanan her topluluğa bir hakaret” olarak nitelendirdi. Zaman çizelgesinin iklim felaketlerinin aciliyetini yok saydığını savundu.
Şimdi ne olacak?
Brezilya, ormansızlaşma yol haritaları konusunda ivmeyi korumak istiyor ve yağmur ormanı fonunu güçlendirmek için diğer ülkelerden katkı bekliyor.
Fosil yakıtların adıl şekilde terk edilmesine dair hukuki, ekonomik ve sosyal yollar, gelecek yıl Nisan ayında yapılacak bir konferansın merkezinde olacak. Bu etkinliğe hükümetler, uzmanlar, endüstri temsilcileri ve yerli halklar katılacak.
Konferans 28–29 Nisan’da Santa Marta’da Kolombiya ve Hollanda tarafından ortaklaşa düzenlenecek. Kolombiya Çevre Bakanı Irene Vélez Torres, fosil yakıt tartışmasının “COP30’da bitmeyeceğini” söyledi.
BM Genel Sekreteri António Guterres ise ilerleme kaydedildiğini, ancak anlaşmaların giderek zorlaştığını ifade etti: “COP30’un gereken her şeyi sağladığını söyleyemem. Bulunduğumuz yer ile bilimin gerektirdikleri arasındaki uçurum ürkütücü derecede geniş.”
Bu durum, gelecek yıl Türkiye’de yapılacak COP31’de daha iddialı taahhütlerin kabul edilip edilmeyeceğine dair soru işaretleri yaratıyor. Zirvenin başkanlığını ise Avustralya üstlenecek.