2026'ya girerken, dünya liderlerine önceliklerini doğru belirleyip yıkıma değil kalkınmaya yatırım yapmaları gerektiği çağrısı bir kez daha yapıldı.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, yeni yıl öncesinde gezegenin korunmasına yönelik acil bir çağrı yaparak, dünyanın "kaos ve belirsizlik" içinde olduğunu belirtti.
Guterres, "Bir gerçek, sözlerden daha yüksek sesle konuşuyor" diyerek, küresel askeri harcamaların geçen yıl 2,7 trilyon dolara (yaklaşık 2,3 trilyon euro) yükseldiğini açıkladı. İnsani krizler ve siyasi gerilimler artmaya devam ederken, bu maliyetin 2035’e kadar iki kattan fazla artarak 6,6 trilyon dolara (5,63 trilyon euro) ulaşmasının öngörüldüğünü belirtti.
Guterres, "Dünyanın, yaşamları iyileştirmek, gezegeni onarmak ve barış ile adaletin güvence altına alındığı bir gelecek inşa etmek için gerekli kaynaklara sahip olduğu açık," dedi.
"2026’da dünyanın dört bir yanındaki liderlere sesleniyorum: Ciddiye alın. Acı yerine insanı ve gezegeni seçin. Bu yeni yılda birlikte ayağa kalkalım: Adalet için. İnsanlık için. Barış için.”
Askeri harcamalar yerine neler yapılabilir?
Guterres, eylül ayında BM üye devletlerinin talebiyle, küresel harcamalardaki "çarpıcı dengesizliği" ortaya koyan "Barışın gerçek maliyeti" başlıklı bir rapor yayımladı.
Raporda, artan askeri harcamaların yarattığı tercihlerin altı çizilerek, barışa yatırım yapmanın her zamankinden daha hayati olduğu savunuldu.
Rapora göre, küresel askeri harcamaların yalnızca yüzde 15’inin yeniden yönlendirilmesi, gelişmekte olan ülkelerde iklim değişikliğine uyumun yıllık maliyetlerini karşılamaya fazlasıyla yetiyor.
Ayrıca, orduya harcanan her 1 doların, sivil sektörlere yatırılan 1 dolara kıyasla iki katından fazla sera gazı emisyonu ürettiği uyarısı yapılıyor.
Savunmaya 1 milyar dolar (852 milyon euro) harcandığında yaklaşık 11 bin 200 istihdam yaratılırken, aynı miktar temiz enerji sektöründe 16 bin 800, eğitimde 26 bin 700 ya da sağlıkta 17 bin 200 iş olanağı sağlayabiliyor.
Raporda ayrıca, 2,7 trilyon dolarlık küresel askeri harcamanın yüzde 4’ünden daha azının, 2030’a kadar dünya açlığını sona erdirmek için yeterli olacağı belirtiliyor. Harcamaların yüzde 10’undan biraz fazlası ise dünyadaki tüm çocukların aşılanmasını mümkün kılabilir.
'Çatışmanın karbon' bedeli
Savaş, yalnızca yakıt tüketen jetler ve tanklar nedeniyle değil, aynı zamanda çatışmaların ardından yürütülen temizleme ve yeniden inşa faaliyetleri yüzünden de dünyanın en büyük kirleticilerinden biri olarak anılıyor.
Askeri emisyonların küresel iklim anlaşmalarına dâhil edilmesini savunan kampanya grubu The War on Climate’a göre, İsrail-Gazze savaşı sadece 15 ayda 32,2 milyon ton karbondioksit (CO₂) eşdeğeri emisyon üretti.
Scientists for Global Responsibility ile Conflict and Environment Observatory tarafından 2022’de yapılan bir araştırma ise orduların küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 5,5’inden sorumlu olduğunu ortaya koyuyor.
Çalışmaya göre silahlı çatışmalar, birçok ülkeden daha fazla CO₂ salımı yaratıyor.
Buna rağmen, ordular küresel iklim anlaşmaları kapsamında zorunlu raporlama dışında bırakılıyor. Örneğin AB, askeri emisyonlarının yaklaşık yüzde 82’sini raporlamıyor ve 2027’ye kadar savunma harcamalarını 100 milyar euro artırmayı planlıyor.
Bu nedenle son yıllarda çatışmaların çevresel maliyetinin açık biçimde ortaya konulması yönündeki talepler artıyor. Warwick Üniversitesi’nden doçent ve The War on Climate üyesi Dr. Soroush Abolfathi, "Avrupa, askeri emisyonları şeffaf değilken iklim liderliği iddiasında bulunamaz," yorumunu yapıyor.
Savaş için iklim tazminatı
Kasım ayında açıklanan verilere göre, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali şu ana kadar 236,8 milyon ton karbondioksit eşdeğeri emisyon üretti.
Savaş nedeniyle yaklaşık 3 milyon hektar Ukrayna ormanı yok edildi ya da zarar gördü; bu durum, ormanların sera gazı emme kapasitesini yılda 1,7 milyon ton azalttı.
Kıtanın kara alanının yüzde 6’sından azını kaplamasına rağmen Ukrayna, Avrupa biyolojik çeşitliliğinin üçte birine ev sahipliği yapıyor.
Savaşın Sera Gazı Muhasebesi Girişimi (IGGAW), her iki taraftaki askeri güçlerin 18 milyon ton yakıt kullandığını ve 1,3 milyon hektar tarım alanı ile ormanın yakıldığını tespit etti.
Yüzlerce petrol ve gaz tesisinin de yok edildiği, cephe hatlarını güçlendirmek için "çok büyük miktarlarda" çelik ve çimento siparişi verildiği belirtiliyor. Ortaya çıkan emisyonlar, Avusturya, Macaristan, Çekya ve Slovakya’nın yıllık emisyonlarının toplamına eşdeğer.
Rusya, bu nedenle 43,8 milyar dolar (yaklaşık 37,74 milyar euro) tutarında ödeme yapması yönünde baskı altında.
Bu, tarihte savaştan kaynaklanan ilk iklim tazminatı örneği olabilir. Ukrayna için oluşturulan Zararlar Sicili’nin nasıl işleyeceğine dair ayrıntılara buradan ulaşılabiliyor.