Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Finlandiya, trafiği azaltmak için drone ve yapay zeka kullanıyor: Ne kadar güvenli?

Helsinki şehri, trafiği izlemek için dronlar ve yapay zeka kullanıyor
Helsinki şehri, trafiği izlemek için dronlar ve yapay zeka kullanıyor ©  Forum Virium Helsinki
© Forum Virium Helsinki
By Roselyne Min
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Dronelar; arabaları, tramvayları, bisikletleri, elektrikli scooterları ve yayaları takip ediyor. Toplanan veriler, trafik sıkışıklığının oluşumu ve akışı hakkında bilgi sağlayarak yapay zekaya aktarılacak ve simülasyonlar oluşturulacak.

REKLAM

Finlandiya’nın başkenti Helsinki, trafiği akıcı tutmak gibi en zorlu sorunlarından birine çözüm bulmak için dronlardan ve yapay zekâdan (AI) yararlanıyor.

Avrupa’nın en yoğun ikinci limanı olan Helsinki Batı Limanı, her yıl yaklaşık 6 milyon feribot yolcusuna hizmet veriyor. Yeni teknoloji sayesinde şehir planlamacıları, bu hareketliliği kuşbakışı izleyip iyileştirme yolları arayabiliyor.

2023’ten bu yana, feribotları, tramvayları, metro hatlarını ve trenleri birbirine bağlayan büyük ulaşım merkezinin üzerinde dronlar uçuruluyor.

Kentin inovasyon şirketi Forum Virium Helsinki’ye göre, dronlar yolcuların güzergâh tercihleri hakkında bilgi toplayarak ulaşım modları arasındaki bağlantıların geliştirilmesine ve yoğun saatlerde sıkışıklığın azaltılmasına katkı sağlıyor.

Forum Virium Helsinki’de proje yöneticisi Eero Jalo, Euronews Next’e yaptığı açıklamada, “Proje, yapay zekâ çözümleriyle trafik akışını iyileştirmeyi ve daha sürdürülebilir kentsel hareketlilik için bir temel oluşturmayı amaçlıyor,” dedi.

Dronlar, arabaları, tramvayları, bisikletleri, elektrikli scooterları ve yayaları takip ediyor. Her denemede üç ila altı drone, özellikle yolcu gemilerinin geliş ve gidiş saatlerinde, trafiğin en yoğun olduğu anlarda video görüntüleri kaydediyor.

Toplanan veriler, sonunda yapay zekâya aktarılacak ve sıkışıklık oluşumu ile trafik akışı üzerine simülasyonların oluşturulmasını sağlayacak.

Gizlilik soruları gündemde

İsviçre merkezli girişim Mobilysis, verilerin işlenmesini üstleniyor. Yapay zekâ ile araçları tespit ediyor, sınıflandırıyor ve hızları, yönleri ya da birbirleriyle etkileşimleri gibi hareketlerini takip ediyor.

Mobilysis’in CEO’su ve kurucu ortağı Manos Barmpounakis, Euronews Next’e yaptığı açıklamada, “Verilerimiz, feribot yolcularının terminale nasıl geldiklerine ya da yolculuklarına nasıl devam ettiklerine dair içgörüler sağlayabilir – tramvay ya da otobüse mi bindikleri, taksiye mi geçtikleri, yakındaki otoparka mı yürüdükleri, yoksa scooter ya da bisiklet mi kullandıkları gibi,” dedi.

Barmpounakis, “Bu iç görüler, daha iyi ulaşım bağlantıları tasarlamak ve liman bölgesinden geçen yolculukları daha akıcı ve sürdürülebilir hale getirmek için kritik önem taşıyor,” diye ekledi.

İşlenen ve analiz edilen veriler daha sonra yapay zekâ destekli dijital ikizlere entegre ediliyor. IBM’in tanımına göre, dijital ikiz “fiziksel bir nesnenin birebir sanal modeli.” Bu nesne bir araba, bir köprü ya da bir jet motoru olabilir.

Helsinki şirketi, bu özel durumda dijital ikizlerin şehir düzenleyicileri ve mühendislerin farklı trafik yönetimi stratejilerini gerçek dünyada uygulamadan önce sanal ortamda test etmelerine imkân sağlayacağını belirtti.

Forum Virium Helsinki’den Jalo, “Bu süreç, ham video verilerini uygulanabilir içgörülere dönüştürmek için kritik. Böylece trafik akışını tahmin etmek, tıkanıklıkları belirlemek ve daha verimli yönetim stratejileri geliştirmek mümkün oluyor,” dedi. Jalo ayrıca, “Yapay zekâ fonksiyonunun özü simülasyon; yolculuk davranışlarını ve bunların trafik akışı üzerindeki etkisini analiz etmeyi sağlıyor,” ifadelerini kullandı.

Mobilysis, ham video görüntülerinin asla dışarıyla paylaşılmadığını, yalnızca “anonimleştirilmiş, yapay zekâ ile işlenmiş hareket verilerinin” analiz için kullanıldığını ve veri toplamanın Avrupa’nın veri koruma yasalarına uygun şekilde yapıldığını vurguladı.

Barmpounakis, “Dronlar sabit gözlem noktalarına yerleştiriliyor ve çok modlu trafiğin kuşbakışı videolarını kaydediyor,” dedi.

“Bu perspektif, yoğun kentsel alanlarda farklı ulaşım türlerinin nasıl etkileşime girdiğini anlamak için ideal. Ayrıca bu kuşbakışı görünüm GDPR uyumunu da sağlıyor, çünkü yüzler veya araç plakaları görünmüyor,” diye ekledi.

Yine de bazı uzmanlar, GDPR uyumunun tüm mahremiyet endişelerini ortadan kaldırmadığı konusunda uyarıyor.

Almanya’daki Tübingen Üniversitesi Hukuk, Yapay Zekâ ve Toplum Grubu’nun lideri Alina Wernick, Euronews Next’e, “GDPR uyumlu drone gözetimi vakasında dikkat edilmesi gereken nokta, gökyüzünde bir drone gören vatandaşların bunun verileri mahremiyet ve güvenlik haklarını ihlal etmeyecek şekilde toplayıp toplamadığını bilmesinin imkânsız olmasıdır,” dedi.

Wernick ayrıca olası siber güvenlik risklerine ve verisetlerinin birleştirilerek teorik olarak kişisel bilgilerin ortaya çıkarılabileceği tehlikesine dikkat çekti.

Şehir yönetimi ise sürece halkı dahil ettiklerini söylüyor.

Forum Virium Helsinki’den Jalo, “Vatandaşlardan pek çok soru geldi. Drone’ların test alanlarımızda ne yaptığına dair bilgileri paylaşıyoruz. Bu her zaman vatandaşların ilgisini çekiyor. Ayrıca bu bilgiyi nasıl paylaşacağımız konusunda süreci açık tutuyor ve geliştirmeye devam ediyoruz,” diye konuştu.

AB tarafından finanse edilen proje

Pilot proje, güzergâh önerileri veya yoğun saatler dışında seyahat etmeyi teşvik eden ödüller gibi “yumuşak önlemlerin” şehir genelinde trafik akışını nasıl iyileştirebileceğini test edecek. Ayrıca yeni teknolojilerin daha sürdürülebilir yolculukları teşvik ederek iklim hedeflerini nasıl destekleyebileceğini araştırmayı da amaçlıyor.

Proje kapsamında, simülasyon verilerine dayanarak kullanıcılara alternatif ulaşım türleri veya güzergâhlar sunacak bir uygulama da denenecek.

ACUMEN Projesi (AI-aided decision tool for seamless multimodal network and traffic management – Yapay zekâ destekli çok modlu ağ ve trafik yönetimi aracı), Avrupa Birliği’nin Horizon Europe araştırma ve inovasyon programı tarafından finanse ediliyor.

Proje, Finlandiya’daki Aalto Üniversitesi tarafından yürütülüyor ve sekiz AB ülkesinin yanı sıra İsviçre’den ortakları bir araya getiriyor. Benzer denemeler Atina, Amsterdam ve Lüksemburg’da da sürüyor.

Helsinki’nin nihai araç seti ve politika önerilerinin, ACUMEN projesinin tamamlanacağı Mayıs 2026’da açıklanması bekleniyor.

Bu, Avrupa genelinde yapay zekâ destekli trafik yönetiminin önünü açabilecek olsa da bazı uzmanlar, bu tür projelerin etkisini değerlendirirken güvenlik hakkına daha fazla önem verilmesi gerektiğini savunuyor.

Tübingen Üniversitesi’nden Alina Wernick, “Bir yandan, simülasyonlarda kullanılan ve ACUMEN ile bağlantılı olarak anılan dijital ikiz teknolojileri, bir kentin karmaşıklığını doğru şekilde yansıtamadığı için eleştiriliyor,” dedi.

Wernick, daha hassas veri toplanmasının belediyenin vatandaşların insan haklarını gözetmesine veya dijital modelin farklı ihtiyaçları hesaba katmasına yardımcı olabileceğini de ekledi.

“Diğer yandan, kamusal alandaki bazı teknolojilerin algısı da değişebilir; şehir ortamında dronların kullanımı bunun bir örneği,” ifadelerini kullandı.

Görüntü editörü • Roselyne Min

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Araştırma: Yapay zeka yükseliyor ama Wikipedia hala güçlü

Londra'da sürücüler yoğun trafikten yılda 101 saat kaybediyor: Araştırma

Türkiye'de bu yıl kesilen trafik cezası sayısı 22 AB üyesinin nüfusundan fazla