Medya teknoojisi hayatımızın her yerinde. Peki, genç nesil bu teknolojiyi en iyi şekilde nasıl kullanabilir? Gençler sesini duyurmak, yeni kabiliyetler geliştirebilmek ve değişim için radyo, televizyon ve sosyal medya olanaklarını kullanmaya nasıl teşvik edilebilir?
Kadın-erkek eşitliği hala tam anlamıyla hayata geçirilememiş bir reform. Örneğin, Sierra Leone’de kadınlar, erkeklerin dünyasında kendi yerlerini bulabilmek için mücadele ediyor. Genç kızlar, aynı zamanda erkekler, bu dengeyi sağlayabilmek için mikrofon arkasına geçmeye nasıl cesaretlendirilebilir?
Cumartesi sabahı Sierra Leone’de, Maria Radyosu’nun önünde bu genç öğrenciler ulusal çapta canlı yayınlanacak programları için son provalarını yapıyor. Medya ve gazeteciliğin erkek egemen bir meslek olduğu ülkede, bu programlar aracılığıyla geleneksel anlayışlar aşılmaya çalışılıyor. Onların pozitif mesajları ülkenin dört bir yanında yankılanıyor.
Bu medya projesi, Batı Afrika’da faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu PLAN sayesinde üç yıl önce başlatıldı. Proje, sadece genç kız ve erkekleri kadın-erkek eşitliğine, ayrımcılığa ve şiddete karşı bilgilendirmiyor; ayrıca onlara mülakat yapma, makale yazma ve radyo yayıncılığı konusunda kabiliyetlerini geliştirme olanakları sunuyor. Öğrenciler, okullarında ve kendi çevrelerinde cinsiyet eşitliğini savunan birer avukata dönüşüyor.
Bu proje Sierra Leone’nin yanı sıra Gana, Liberya ve Togo’da da yürütülüyor.
Az önce, medyanın bir eğitim aracı olarak nasıl kullanıldığını gördük. Peki, eğitim metotlarının geliştirilmesi açısından nasıl kullanılabilir? “Yasak Eğitim” filmi, eğitim sistemini analiz eden bir belgesel. Şimdi öğrencilerin bu belgesel hakkında ne düşündüklerine göz atalım.
German Doin imzalı “Yasak Eğitim” belgeseli “Eğitim nereye gidiyor?” sorusunu merkeze alıyor.
Yönetmen, Arjantin’in en iyi lisesi olarak gösterilen ve gelenekleri güçlü olan Buenos Aires Lisesi’nde filminin gösterimini yaparak öğrencilerin ve öğretmenlerin kendi eğitim anlayışlarıyla yüzleşmelerini amaçlıyor.
Belgesel film, değişik mekanlarda kayıt yapan 700 internet kullanıcısının çekimleri ile yapıldı. Bu sıradışı çalışma, sert tepkileri üzerine çektiği gibi sosyal medyada eğitim üzerine yeni tartışmaların doğmasını sağladı.
German Doin Campos:
“Filmin fikri, benim kişisel eğitim tecrübelerimden doğdu. İlköğretim, sonra da lise eğitimim sırasında yapmış olduğum gözlemlerimin sonucu. Ayrıca arkadaşlarımın yaşadıklarının da. Bu gözlemler bana, okulun sunmak istediğiyle, yapısı arasında ciddi bir tutarsızlık olduğunu gösterdi.
Birçok insanı, kamu okullarının olması gerekenden farklı bir yer olduğuna ikna etmek çok zor. Aslında sorun buradan geliyor ve bu filmin varoluş sebebi budur. İnsanların çoğu bizim sunduğumuz konsepti anlamıyor. Hatta farklı bir yapıyı dahi hayal edemiyor.”
Bu filmin yayın hakkı bulunmuyor. İnternet üzerinden kolay ulaşım ile eğitim üzerine yapılan tartışmaların sürekliliği amaçlanıyor.
Acaba fotoğrafçılık Venezuela’nın yüksek cinayet oranını düşürebilir mi? Gençlere fotoğraf makinesinin nasıl kullanılacağını öğretmek, şiddete ve suça karşı bir önlem olarak kullanılabilir mi? Bazıları “Evet, yapılablir” diyor. Şimdi bu konuya bir göz atalım.
Jenifer ünlü bir fotoğrafçı olmak istiyor. Sadece 15 yaşında ve başkent Caracas’ın şiddet ve suçla ünlenen El Guarataro banliyösündeki yaşananları makinesiyle yakalamaya çalışıyor.
Gerçek ne kadar iç karartıcı olsa da fotoğraflar bu kötü gidişe dur diyebilir. Bu bir Ancla 2 çalışma grubu. Ancla 2, 2005 yılında profesyonel fotoğrafçılar tarafından kurulan bir eğitim kurumu. Amaç fakir ailelerin çocuklarına fotoğrafçılığı ve blog yazma tekniklerini öğretmek.
Jennifer:
“Fotoğrafçılık kurslarına katıldım çünkü nasıl fotoğraf çekileceği ve makinenin nasıl kullanılacağı konuları ilgimi çekiyordu. Bu sayede farklı insanlarla karşılaştım ve birçok şey paylaştık. Ayrıca çevremde yaşayan birçok insanın, suç dışında başka faaliyetlerde bulunduğunu görmüş oldum.
Çöpler Jenifer’ın en sevdiği konulardan biri. El Guarataro’da bu sorun hala hassas. Fakat Ancla 2 çalışma grubunun yürüttüğü bir blog aracılığıyla gün geçtikçe daha fazla mahalle sakini, sokaklarının kirlenmesine karşı mücadele ediyor.
Mahalle sakinleri oldukça memnun. Herkes çalışmaların tanıtımı için el birliği yapıyor. Ayrıca şiddete kurban giden çocuklar için anma programları düzenleniyor. Bunlar arasında, Ancla 2 grubundan 8 yaşındaki fotoğrafçı bir çocuk da var.