NewsletterHaber BülteniEventsEtkinliklerPodcasts
Loader
Bize Ulaşın
REKLAM

17 ilde 'FETÖ' operasyonu: 34 kişi gözaltında

Bakan Yerlikaya operasyonun görüntülerini X hesabından paylaştı
Bakan Yerlikaya operasyonun görüntülerini X hesabından paylaştı © Cleared
© Cleared
By Euronews
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

"Kıskaç-27" adı verilen operasyon Adana, Antalya, Balıkesir, Bursa, Çorum, Denizli, Edirne, Eskişehir, Gaziantep, Kocaeli, Manisa, Malatya, Mardin, Osmaniye, Samsun, Şanlıurfa ve Zonguldak’ta eş zamanlı olarak düzenlendi.

REKLAM

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Cumartesi günü X hesabından yaptığı duyuruda, Gülen yapılanmasına yönelik 17 ilde düzenlenen operasyon düzenlendiğini ve 34 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

"Kıskaç-27" adı verilen operasyon Adana, Antalya, Balıkesir, Bursa, Çorum, Denizli, Edirne, Eskişehir, Gaziantep, Kocaeli, Manisa, Malatya, Mardin, Osmaniye, Samsun, Şanlıurfa ve Zonguldak’ta eş zamanlı olarak düzenlendi.

Operasyondan görüntülerin yer aldığı bir videoyu X hesabından paylaşan Yerlikaya, şu ifadelere yer verdi:

"Aziz milletimizin bilmesini isterim ki FETÖ'cülere göz açtırmayacağız. Terör örgütleri ve onların işbirlikçilerine karşı operasyonlarımız kararlılıkla devam edecek."

TRT Haber'in aktarımına göre gözaltına alınanların, yapılanmanın "kripto haberleşme programı" olarak kabul edilen "ByLock" kullanıcısı oldukları ve soruşturmalar kapsamında haklarında kesinleşmiş hapis cezasıyla birlikte arama kayıtlarının olduğu tespit edildi.

Söz konusu kişilerin, örgütün askeri, emniyet ve finans yapılanması içinde faaliyette bulundukları ileri sürülüyor.

Gülen yapılanması, 1999 yılından bu yana Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) yaşayan Fetullah Gülen tarafından yönetiliyor ve Türkiye'de "Fetullahçı Terör Örgütü / Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY)" olarak tanımlanıyor.

Şeffaflık konusunda ilk günden beri pek çok eleştirinin hedefinde olan Gülen yapılanması, Türk hükümeti içinde bir "paralel yapı" kurmakla, sınav sorularını çalmakla, yapılanmaya sert eleştiriler yönelten Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nu öldürmekle, Yarbay Ali Tatar'ın intihar etmesine neden olan Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy ve Askeri Casusluk gibi "kumpas davaları" düzenlemekle, Hrant Dink suikastini gerçekleştirmekle, 15 Temmuz 2016 darbe girişimini organize etmekle ve pek çok diğer kriminal eylemle suçlanıyor.

Grubun lideri Gülen, bütün bu suçlamaları reddediyor. Bununla beraber, Nurettin Veren'den Gülen'in öz yeğeni Ebuseleme Gülen'e kadar pek çok itirafçı yapılanmayı eleştiriyor ve bu suçlamalarda doğruluk payı olduğunu belirtiyor.

Yapılanma hakkındaki ilk dava 1999 yılında açılmıştı. Savcı, hazırladığı iddianamede mensupların ve yapılanmanın lideri konumundaki Gülen'in "anayasal sistemi değiştirerek yerine İslami esaslara dayalı devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurup, bu amaç doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu" gerekçesiyle hapis istemi ile dava açmıştı.

2013 yılında iktidar Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AK Parti) Gülen yapılanmasıyla ilişkilerinin bozulmasının ve bilhassa 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından yapıya karşı açılan davalarda çok sayıda kişi cezaevine gönderildi.

Gülen yapılanmasına yakınlığı ile bilinen bazı milyarder iş insanlarının cezaevine girmemesine karşılık alt düzey mensupların cezaevine girmesi ve olağanüstü hal döneminde Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) yoluyla işlerinden edilmesi de sıkça eleştirilere konu oldu.

Konuyla alakalı eski AK Parti milletvekili Şamil Tayyar, bir "FETÖ borsası" olduğunu ve yeterli miktarda rüşveti veren iş insanlarının cezaevine girmediğini iddia etmişti.

Tayyar, "Milyon dolarlar dönüyor. Ben bunu söylüyorum. Evet. İtirafçı adı altında işadamlarını serbest bırakıyorlar. Türkiye’nin birçok yerinde var bu," demişti.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Twitch yayıncısı Ahmet 'Jahrein' Sonuç çıkarıldığı mahkemece tutuklandı

Organize suç örgütlerine operasyon: 29 kişi gözaltında

Bahçeli'den 17-25 Aralık süreci açıklaması: 15 Temmuz FETÖ ihanetinin kuluçka evresi