13 yıllık uzay rüyasında sona doğru

13 yıllık uzay rüyasında sona doğru
© 
By Ali Cimen
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

On üç yıllık bilgi-teknolojisi maratonunun sonuna yaklaşıyoruz. İnsanoğlunun, 200 milyar dolarlık maliyetiyle bugüne dek gerçekleştirdiği en büyük proje olan Uluslararası Uzay İstasyonu (UUİ) bitmek üzere. 1998’de inşasına başlanan istasyon, 2011 yılında tamamlanacak. İnsanlık, ortak bilgi birikimimizin meyvesi olan istasyonla, bilinmeyene doğru güçlü bir fener tutacak. İstasyonun 2020 yılına kadar görev yapması bekleniyor.

Fikir nasıl ortaya çıktı?

Soğuk Savaş’ın en hararetli yarışlarından biri yeryüzünde silahlanma olarak kendini gösterirken, aynı esnada savaşın tarafları Rusya ve Amerika, uzayda da kendi üstünlüklerini kanıtlamaya çalışıyordu. Her ne kadar Amerikalılar Ay’a insan indirerek bu yarışta amansız bir avantaj kazanmış olsa da, Ruslar, hamle yapmak için bekliyordu ve bekledikleri fırsat 1979’da geldi. Amerikalıların ünlü Skylab (Gökyüzü Laboratuarı) Uzay İstasyonu, arızalanmış ve bir süre uzayda başıboş bir şekilde dolandıktan sonra Avustralya açıklarında bir yere düşmüştü. Ruslar, aynı günlerde daha sonradan uzayda yaptığı arızalarla kötü bir şöhrete kavuşacak olan MİR uzay istasyonunu planlamaya başladı. Yukarıda bir yerlerde bir boşluk doğmuştu ve ne olursa olsun onu doldurmalıydılar. Amerikalılar da haliyle boş durmuyorlardı. Hemen Freedom (Özgürlük) Uzay İstasyonu planını devreye soktular. 1984’de Başkan Ronald Reagan ulus sesleniş konuşmasında büyük bir gururla Freedom’ı ilan ediyordu ama ilan ettiğiyle kalacaktı. Çünkü bir süre sonra dünya süratle değişmeye başladı. Ruslar Afganistan işgalinden dolayı ekonomik açıdan çöküşün eşiğine gelince, Rus lider Mihail Gorbaçov, sistemin iflas ettiğini ilan etmek zorunda kaldı. Soğuk Savaş yerini süratle yumuşama dönemine bırakıyordu. Bu arada hasbelkader MİR’i tamamlamış, uzaya yerleştirmişlerdi ama istasyon yetersiz teknolojisiyle resmen dökülüyordu. Bunun üzerine elde kalan kıt kaynaklarla MiR 2’yi planlamaya başladılar. Aynı günlerde Avrupa Uzay Ajansı’na üye ülkeler de Colombus Uzay İstasyonu’nu hayata geçirmeye çalışıyordu. Lakin 1990’lardan itibaren Soğuk Savaş’ın bitimiyle iki eski düşman, uzayda güçlerini birleştirme kararı aldı. Madem amaç uzayı araştırmaktı, neden hep birlikte araştırmasınlardı ki? İşte böylelikle parası ve teknolojisi olan Japonya ve Avrupa ülkelerinin de bu ikiliye katılımıyla, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun temelleri atılmış oldu.

Dünya uyuyor, onlar çalışıyor

UUİ, ilk olarak 1993’te duyuruldu. Amerikalılar Freedom’ı, Ruslar Mir 2’yi ve Avrupalılar da Colombus’u aynı havuza döktü ve ortaya UUİ çıktı. 1998’de istasyonun ilk ünitesi yörüngeye yerleştirildi. İnşa süreci o günden bu yana aralıksız devam ediyor. Şu an itibarıyla istasyonun yüzde 90’ı tamamlanmış durumda. 2000 yılından bu yana, dönüşümlü olarak görev yapan 3-6’şar kişilik astronot-kozmonot ekibi, gece gündüz demeden bir yandan istasyonu tamamlamaya çalışıyor, diğer yandan da bilimsel araştırmalar gerçekleştiriyor. 2011 Aralık’ında bitmesi planlanan istasyonda biyoloji (biomedikal araştırmalar ve bioteknoloji), fizik (akışkan ve kuantum fiziği), astronomi (kozmoloji) ve meteoroloji üzerine çalışmalar yapılıyor.

Gezegenler arası istasyon olacak

UUİ gerçek anlamıyla bir istasyon olarak da hizmet verecek. NASA, 2018 ya da 2020 yıllarından sonra tekrar Ay’a ve ilk kez Mars’a insanlı uçuşlara başlayacak. İşte bu seferler esnasında söz konusu uzay araçları UUİ’ye kenetlenip bir bakıma mola verecekler.

NASA’ya göre istasyon ile, kainatın sırlarını öğrenme yolunda tarihi bir adım atılmış olacak.

Öte yandan UUİ, maliyeti nedeniyle eleştirilere de hedef oluyor.

400 ton olacak

16 bölümden oluşan istasyonun görevi, yerçekimsiz ortamın insanlar üzerindeki etkileri ve aynı ortamda maddelerin verdiği farklı tepkiler gibi, dünyada gerçekleştirilmesi imkânsız araştırmalar için gerekli ortamları oluşturmak.

İstasyon için şu ana dek 103 sefer düzenlendi. 105 uzay yürüyüşü gerçekleştirildi ve montaj için 944 saat çalışıldı. Astronot ve kozmonotlar dünyadan uzay mekikleri ve Rus roketleriyle gelen parçaları monte ederek istasyonu inşa ediyor. UUİ, 370–460 km aralığında değişen yüksekliklerle yörüngedeki çalışmalarını sürdürüyor.

Bir futbol sahası büyüklüğünde olan istasyonun ağırlığı, son vidası sıkıldığına, 400 tonu bulacak. İç kullanım hacmiyle 5 odalı bir eve eş değer durumda.

Saatte 27,743.8 km.lik hızla dünya çevresinde bir tur atan UUİ’nin mürettebatı, yaklaşık her 90 dakikada bir gün doğumunu izliyor.
UUİ, ilk montaj aşamasından bu yana 2 milyar km.den fazla mesafe kat etti. Bir bakıma sekiz kez güneşe gidip geldi.UUİ, proje ortağı ülkelere şu ana kadar, üretim, uçuşlar ve montaj safhalarıyla birlikte 150 milyar dolara mal oldu. Toplam faturanın, istasyonun tam anlamıyla kullanıma hazır hale girmesine dek 200 milyar dolara ulaşacağı hesaplanıyor.

İstasyonun ana üreticileri ABD, Kanada, Rusya ve Japonya. Ayrıca Avrupa Uzay Ajansı bünyesindeki Belçika, Danimarka, Fransa, Almanya, İngiltere Hollanda, Norveç, İspanya, İsveç ve İsviçre de mali ve teknolojik açıdan katkıda bulunuyor.

Çıplak gözle görebilirsiniz!

UUİ, enerjisini sağladığı dev güneş panellerinin güneş ışığını yansıtması sayesinde adeta suni bir yıldız gibi gökyüzünde turluyor. Bu, pratikte şu manaya geliyor: Eğer şartlar uygunsa, yani saati, dakikayı ve rotasını biliyorsanız, istasyon o an için düşük yörüngedeyse ve bir de gökyüzünde bulut yoksa UUİ’yi çıplak gözle görebilirsiniz! Uzay istasyonunun izlediği rota, İstanbul, İzmir, Ankara, Rize ve Kapadokya’dan çıplak gözle görülebilmesine imkân tanıyor. Ama ola ki Türkiye’de değilsiniz. Bulunduğunuz yerden geçip geçmediğini öğrenmek için şu internet adresinden faydalanabilirsiniz: http://spaceflight.nasa.gov

Turistlerin ve reklamcıların da gözdesi

Uluslararası Uzay İstasyonu, sadece bir araştırma ünitesi değil. Dünyadakiler kadar lüks olmasa da, aynı zamanda bir otel. Zira bugüne dek uzaya sivil olarak çıkan ve her biri bu sefer için 25 milyon dolar civarında para ödeyen beş uzay turistini de ağırladı. UUİ. Marifetleri bu kadarla da kalmadı ve evlendirme dairesi olarak da hizmet etti. İstasyondaki kozmonot Yuri Malençenko ve Teksas’taki nişanlısı Ekaterina Dmitriyeva, istasyondan naklen yayınlanan bir törenle uzaktan da olsa birbirleriyle evlenmişti. İstasyon, eşsiz konumu ve özellikleriyle reklamcıların da ilgisini çekiyor haliyle. Kanadalı Element 21 isimli bir golf topu imalatçısı firmanın, Rus Uzay Ajansı’na kestiği yüklüce bir çek sayesinde kozmonot Mihail Tyurin, yaptığı bir uzay yürüyüşü esnasında kullandığı golf sopasıyla firmanın toplarından birini dünyaya yollamıştı.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Fransız fizikçi, 'James Webb Teleskobu'ndan görüntü' diye 'sucuk' paylaştı

Elon Musk, uydu internet sistemi Starlink'i Ukrayna'da kullanıma açtı

Avrupa'da fiber roket fırlatıcıları nasıl üretiliyor? Vega C