REKLAMDünya Kupası heyecanına sayılı günler kala, Brezilyalılar mutsuz bir halk imajı çizdi.Ülkede protesto ve grevler bir yıl önce başlamasına rağmen hala aynı şiddetiyle devam ediyor. Geçen sene başlayan protesto dalgası 1990 yıllarından bu yana yaşanan en büyük grevlerden biri oldu.
Ülkede yapılan kamuoyu yoklamasında, halkın büyük bir kısmı Dünya Kupası’nın ülkeye olumlu yansıyacağı düşüncesinde. Ancak halkın neredeyse tamamı ülkenin ulaşım ve altyapıya ihtiyacı varken, stadyumlara yapılan dev yatırımları doğru bulmuyor. Stadyumlara yapılan yatırımlar tahminleri aşarak 3.6 milyar Dolar’ın çok üzerine çıkmış durumda.
Bir yıl önce, ülkedeki ulaşım fiyatlarındaki artış protestoları ateşlemişti. Bugün ise ülkede halk daha iyi bir eğitim ve sağlık sistemi için, ve özellikle kamu servislerinin daha iyi yönetilmesi ve yolsuzluğun son bulması için ayaklanmış durumda.
Brezilyalılar için suyu taşıran son damla ise ülkedeki ekonomik yavaşlamanın sert bir şekilde gelmesi oldu. 2010 ve 2013 yılları arasında Brezilya’da büyüme yüzde 7.5’ten 2.3’e geriledi. Öte yandan mayıs ayında enflasyon oranının yüzde 6.4’e çıkmasıyla ekonomik yavaşlama iki kat daha hızlandı.
Brezilya’nın 200 milyon nüfuslu aynı zamanda da eşitsizliğin günden güne arttığı bir ülke olduğunu da gözden kaçırmamak gerek. Bunun yanı sıra Brezilya dünyanın 7. en büyük ekonomisi olurken kişi başına milli gelirde 80. sırada yer alıyor.
Patricia Cardoso, Euronews
Brezilya’da sosyal ve ekonomik durumu yakından takip etmek için ekonomist ve Verimlilik Harekatı koordinatörü Paulo Rabello de Castro ile beraberiz. Toplu taşımada bilet fiyatlarındaki zammın iptaline ve açıklanan çeşitli çözümlere rağmen geçen sene başlayan protestolar durmak bilmiyor. Bu çatışmanın çözümü nedir?
Paulo Rabello de Castro
Bu tartışmanın çözümü yok. Bu olay özellikle bir çok genci, farklı kesimlerden insanı ve farklı nesilleri bir araya getirdi. Bir çoğu orta gelirli sınıftan olan bu insanlar devlet yönetiminde değişikli istiyor. Sağlık, eğitim ve ulaşım sektörlerindeki kötü yönetim insanları bıktırmış durumda. Bunlar yapısal problemler ve sadece yeni seçimler ve yeni bir yönetim, Brezilya halkına yeni bir umut ışığı olabilir.
Euronews
Bazı işadamları sosyal hoşnutsuzluğun yeni reformlardan geldiğine inanıyor. Dolayısıyla hükümet tarafından açıklanan yeni önlemler yetersiz kalıyor.
Paulo Rabello de Castro
Kesinlikle. Hükümet aceleyle hareket etti. Bu ansızın düşünülmeden yapılan programlardan biride fazla “Doktor” alımı. Bu program kapsamında Brezilyalı doktorlardan daha az maaş verilebilecek Kübalı doktorlar getirildi, ve buda tabii ki ülkede huzursuzluğa neden oldu. Bu hoşnutsuzluğu tek cümleyle ifade edebiliriz:“Uyan artık Brezilya”.
Sanki Brezilya’da kişi başına gelir yükselmemiş ve tüketim dünyasına milyonlarca yeni insan katılmamış gibi… Kronik bir yoksulluk durumunda değiliz fakat, bu milyonlarca insan ülkeye girdiği anda gerçekten çok kötü olan kamu hizmetlerinin bir anda sokağa yansıyabileceğini kimse düşünmedi.
Euronews:
Bu kitlesel protestoların Brezilya’nın turistik ülke imajını olumsuz etkileyeceğini düşünüyor musunuz?
Paulo Rabello de Castro
REKLAMHayır. Brezilya’nın dünyanın en güzel ülkelerinden biri olduğunun bilinmesine rağmen, şimdiye kadar ülke turizm sektöründe önemli bir yere sahip olmadı. Ama turizm ilk önce hizmet sektörüne olumlu yansıyor, ülkede kamu servislerininde kötü olduğu ortada. Brezilya, doğadaki eşsiz kaynaklarını kullanarak turizm sektörünü yeniden yapılandırılmalı diye düşünüyorum.
Euronews:
Ülkedeki gerilimin Dünya Kupası’nı kötü etkileyeceğini düşünüyor musunuz? P. R de Castro:
Zannetmiyorum. Protestolar maçların yapıldığı stadyumların yakınlarında gerçekleşecek. Büyük bir toplanmanın olmaması da mümkün.
Brezilya her zaman olduğu gibi yine tahmini ve son dakikada hazırlanacak: ..Ama sevinç var ve dünyanın her yerinden gelecek insanlara güzel bir karşılama hazırlanıyor. Kesinlikle büyük bir bayram havasında geçeceğine inanıyorum
REKLAMEuronews:
Bize Brezilya’da sosyal ve ekonomik durumu anlamaya yardımcı olan ekonomist Paulo Rabello de Castro’yu dinledik.Teşekkürler.
P. R. de Castro: Teşekkürler.