G7 liderleri, İran’ın nükleer silah edinmesine karşı çıkarak ve Orta Doğu’daki gerilimin azaltılması çağrısında bulunarak ortak bir bildiri yayımladı.
G7 Zirvesi, Orta Doğu’daki gerilimin azaltılması çağrısı ve İran’ın nükleer silah edinmesine izin verilemeyeceği yönünde ortak bir açıklamayla sona erdi. Ancak 6 liderin katıldığı görüşmelerde, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı ve İsrail-İran çatışması gibi kritik konular ele alınsa da, bu ve benzeri birçok acil meselede somut bir uzlaşmaya varılamadı.
Bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump’ın zirveden erken ayrılmasına rağmen zengin ülkeler koalisyonunun küresel politikaları hâlâ etkileyebileceğini göstermek zorunda kalan bir zirvenin kapanışını işaret ediyordu.
Salı günkü kapanış oturumlarında Kanada Başbakanı Mark Carney ile birlikte İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya ve Japonya liderlerine Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy ve NATO şefi Mark Rutte eşlik etti.
"Müttefiklerimizin desteğine ihtiyacımız var ve ben de buradayım," diyen Zelenskiy sözlerine şöyle devam etti: "Barış görüşmelerine, koşulsuz ateşkese hazırız. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ancak bunun için baskıya ihtiyacımız var."
Geri kalan liderler, kritik minerallere küresel erişimi tehlikeye atabilecek piyasa dışı politikalar olarak adlandırdıkları şeylerle ortaklaşa mücadele etmeye karar verdiler.
Liderler ayrıca, yapay zekânın istihdam ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerini sınırlandırma ve "teknolojik devrimin" potansiyelini kucaklama sözü verdiler.
Diğer çeşitli konularda da mutabakata varıldı ancak zirvenin önemli küresel meselelerde dayanışma sergileme niyetine rağmen Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline ilişkin ortak bir açıklama yapılmadı.
Dünya liderleri Kanada'nın Rocky Mountain tatil beldesi Kananaskis'te bir araya gelirken Zelenskiy'nin Trump ile görüşmesi planlanıyordu ancak Trump'ın salı günü Orta Doğu'daki gerilimi gerekçe göstererek zirveden bir gün erken ayrılmayı tercih etmesi üzerine bu görüşme iptal edildi.
Ayrıca ABD daha önce Ukrayna'nın geniş maden kaynaklarına Amerikan erişimine izin veren bir anlaşma imzalamıştı.
Zirvede gazetecilere bilgi veren üst düzey bir Kanadalı yetkili, Washington'un Rusya ile müzakereleri teşvik etme çabaları sırasında Ukrayna konusunda ortak bir açıklama yapılmasına karşı çıktığını belirtti.
Trump'ın yokluğunda geri kalan altı lider Ukrayna konusunda kapsamlı bir oturum gerçekleştirdi. Oybirliği sağlanamasa da liderler ayrı ayrı Zelenskiy ile bir araya gelerek Kiev'e desteklerinin devam edeceği ve ülkesinin Rusya'ya karşı donanımlı olmasını sağlayacakları konusunda güvence verdiler.
Zirve büyük ölçüde İsrail ile İran arasında, İran'ın nükleer programı nedeniyle yaşanan ve tırmanma potansiyeli taşıyan hesaplaşmanın gölgesinde kaldı. İsrail, İran'ı hedef alan bir hava bombardımanı kampanyası başlatırken İran da füze ve insansız hava aracı saldırılarıyla karşılık verdi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ABD ve diğer güçlerin İran'da rejim değişikliği için bastırmasına karşı uyarıda bulunarak bunun Orta Doğu'yu istikrarsızlaştırabileceğini öne sürdü. Netanyahu daha önce İranlıları İsrail'in saldırılarını hükümeti devirmek için bir araç olarak kullanmaya çağırmıştı.
Macron ise "Bugün yapılacak en büyük hatanın İran'da askeri yollarla rejim değişikliği peşinde koşmak olacağına inanıyorum zira bu kaosa yol açacaktır" dedi.
Trump ayrılmadan önce diğer liderlerle birlikte İran'ın "asla nükleer silaha sahip olamayacağını" belirten ve "Gazze'de ateşkes de dahil olmak üzere Orta Doğu'daki düşmanlıkların azaltılması" çağrısında bulunan bir açıklama yayınladı.