Irak tecrübesi batılıları korkutuyor

Irak tecrübesi batılıları korkutuyor
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
REKLAM

Diplomatik trafiğin yoğunluğu ve savaş uçaklarındaki hareketlilik son günlerin kendinden en çok söz ettiren konuları. İncirlik Hava Üssü kuşkusuz bu hareketliliğin en fazla gözlendiği yerlerden biri.

Müdahale olacak mı, olmayacak mı? Liderlerin kararlı açıklamaları, tercihin kolay olmayacağı gerçeğini gizlemeye yetmiyor.

Gidiş yeni bir Irak fiyaskosuna doğru mu? Zihinleri meşgul eden soru bu.

Bir diktatörü tasfiye edip barışa kavuşma gerekçesiyle yapılan askeri müdahaleden 10 yıl sonra o gün ve bugün kullanılan söylemler şaşırtıcı derecede bir birini andırıyor.

Dönemin ABD Dış İşleri Bakanı Collin Powell 2003’te şöyle konuşuyordu:.

‘‘Bir dizi kaygı verici olay ve davranış biçimleri tek noktada buluşuyor. Saddam Hüseyin ve rejimi kitle imha silahları üretimini gizleme çabasında.

Şimdiki halefi John Kerry’nin söyledikleri bundan pek farklı değil:

‘‘Suriye’de geçen hafta tanık olduklarımız dünya vicdanını derinden sarsacak türdendir. Hangi kıstaslarla olursa olsun ortaya attıkları iddialar ve bahanelerle bu olay affedilemez ve inkar edilemez.

BM denetçilerinin çalışmaları hakkındaki ifadeler de bir birlerine çok yakın:

Powell: ‘‘Denetçilerle işbirliği yapacağına, Saddam Hüseyin ve rejimi bu denetçilerin hiç bir şey bulamaması için elinden gelen her şeyi yapıyor.’‘

Kerry: ‘‘Suriye rejimi BM’in başlattığı soruşturmanın başarısı için gerekli olan işbirliğinden kaçıyor. Tek yaptığı Şam’da gece sabaha karşı gerçekleşen olayların aydınlanmasına engel olmak.’‘

Irak savaşı o günlerde Amerikan kamuoyununda tepkiyle karşılanmıştı. Bu olgu İngiltere’de daha da belirgindi Yalanlar ve ardından batağa saplanma sürecini kimse tekrar yaşamak istemiyor. David Cameron hükümeti son derece temkinli.

Bütün bir bölgenin barut fıçısına dönme tehlikesinden başka Suriye’nin içinde de durum çok karışık.

İki yıl önce rejime karşı silaha sarılan sivil halk günümüzde çok az şeyi kontrolleri altında tutuyor. Sahada gücü ellerinde tutanlar cihatçı gruplar.

El Nusra ve El Kaide gibi örgütler iktidarlarını hem muhafaza etme niyetindeler hem da daha geniş bir alana yayılmayı hedefliyorlar.

İran ve Hizbullah, Esad’a saldırı olursa faturasını İsrail’e çıkaracaklarını açıkça ifade ettiler. Blöf olsun olmasın İsrail geri planda kalmayı ve taraf tutmamayı tercih ederken, halk korku içinde kendini olası bir saldırıya hazırlıyor. Ciddi bir risk bulunduğu inkar edilemez..

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

İsrail'in Şam yakınlarına yaptığı füze saldırısında ikisi Hizbullah üyesi dört kişi öldü

ABD, Suriye ve Irak'ta 'İran destekli' hedefleri vurdu

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi: Türk hava saldırısında 20 Kürt savaşçı öldü