EventsEtkinliklerPodcasts
Loader
Bize Ulaşın
REKLAM

İtalyan turistler Şili'den çaldıkları nadir kaktüsleri karaborsada satma suçlamasıyla yargılanıyor

ABC'nin başkanı Andrea Cattabriga, 2021 yılında İtalya'nın San Lazzaro di Savena kentindeki serasında kendi yetiştirdiği nadir kaktüsleri inceliyor.
ABC'nin başkanı Andrea Cattabriga, 2021 yılında İtalya'nın San Lazzaro di Savena kentindeki serasında kendi yetiştirdiği nadir kaktüsleri inceliyor. © AP Photo/Trisha Thomas
© AP Photo/Trisha Thomas
By Isabella Kaminski
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Bu haberin orjinalinin yayınlandığı dil İngilizce

Dünya çapında artan biyoçeşitlilik davaları trendine bir yenisi eklendi: İki İtalyan turist Şili'nin Atacama Çölü'nden kaçak yollarla getirdikleri nadir kaktüslerle ticaret yapmakla yargılanıyor.

REKLAM

İki İtalyan turist, Şili'nin Atacama Çölü'nde bulunan ve dünyanın en nadir kaktüslerinden bazılarını kaçak yollarla Avrupa'ya getirdikleri iddiasıyla yargılanıyor. Savcı, ikilinin nesli tükenmekte olan bu kaktüsleri gerekli izinleri olmadan ithal ve ihraç etmekle suçladı.

Davada İtalyanın Ancona kentinde yaşayan Andrea Piombetti ve Mattia Cresentini'nin Şili'ye yaptıkları seyahatler sırasında 900'den fazla kaktüsü doğal ortamlarından kaçak yollarla çıkardığı öne sürülüyor.

Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme ("Convention on the International Trade in Endangered Species of Wild Flora and Fauna" - CITES) adlı uluslararası anlaşma, nadir sukulent türleri dahil olmak üzere nadir tüm bitkileri yasal olarak koruma altına aldığından bu eylem İtalyan yasaları tarafından yasadışı kabul ediliyor.

Türler karaborsada yüksek talep görüyor

2021 yılında Ancona'da yapılan bir operasyon, kolluk kuvvetlerinin bir kaçakçının evinde Eriosyce ve Copiapoa nadir türdeki kaktüsleri bulmasıyla başlamıştı.

Atacama Operasyonu olarak bilinen bu operasyon, geniş çaplı bir soruşturmanın ardından gerçekleştirilmişti.

Kaçakçıların, bu nadir türleri karaborsada yüksek talep gören Yunanistan ve Romanya bağlantılarına gönderdikleri ve onların da sevkiyatı İtalya'ya yönlendirdikleri iddia edilidi. Planları arasında bu bitkileri Avrupa ve Asya'daki alıcılara satmak da bulunuyordu.

Italian Carabinieri (military police force) wrap up confiscated cacti to be sent back to Chile, in Milan, April 2021.
Italian Carabinieri (military police force) wrap up confiscated cacti to be sent back to Chile, in Milan, April 2021.Carabinieri via AP

Bitkilerin anavatanlarına geri götürülmesi, Şili ve İtalya'daki yetkililerin yanı sıra Doğal Kaynakları Koruma Birliği ("International Union for Conservation of Nature and Natural Resources" - IUCN) gibi çeşitli kuruluşların dahil olduğu karmaşık bir süreçten geçti.

İtalyan Biyoçeşitliliği Koruma Örgütü'nün (ABC) yardımı ve aynı zamanda İtalyan kaktüs uzmanı Andrea Cattabriga liderliğinde kaçırılan kaktüsler koruma altına alındı.

"Polis bana kaktüslerin resimlerini gösterdiğinde, onlarla ilgili çalışma yapmaya başladım. Nadir olduklarını farkettikten sonra tüm bitkileri evden alıp Milano'daki Botanik Bahçesi'ne teslim ettim," diye açıklama yapan Cattabriga, daha sonra kaktüslerin güvenli bir şekilde Şili'ye geri gönderilmesi için lojistik ve paketleme işlerini de organize etti.

Yasadışı ticaret hem türlere hem ekosisteme zarar veriyor

Cattabriga, yasadışı kaktüs ticaretinin belirli türlerin yanı sıra geniş ekosistemler için de büyük zararlar doğurduğunu vurguladı.

"Birkaç örneğin toplanması, nesli tehlikede olan türler üzerinde ciddi etkilere yol açabilir. Çölde her canlının önemi büyüktür, çünkü burası biyolojik çeşitliliğin oldukça karmaşık ve seçici olduğu bir ortamdır," diye ekledi.

ABC de açtığı davada, kaçakçılığın kaktüslerin korunması çabalarına zarar verdiğinin altını çizdi. Vahşi doğadaki türlerin korunmasını ve yasal fidanlıklarda sürdürülebilir üretimin teşvik edilmesini zorlaştırdığını belirterek, bu durumun hukuki açıdan "manevi zarar" olarak adlandırıldığını belirtti.

Cattabriga, an expert on rare cacti, was called by the Carabinieri in February 2020 as a consultant to examine thousands of cacti stolen from from the Atacama Desert in Chile.
Cattabriga, an expert on rare cacti, was called by the Carabinieri in February 2020 as a consultant to examine thousands of cacti stolen from from the Atacama Desert in Chile.Trisha Thomas/AP

Dava açma fikri süreç boyunca hukuki ve bilimsel destek sağlayan Conservation Litigation (kabaca "Sahip Çıkma Davası") adlı sivil toplum kuruluşu tarafından ortaya atıldı.

Conservation Litigation'ın kurucu ortağı ve icra direktörü Maribel Rodriguez Valero'ya göre, manevi zarar iddiaları genellikle büyük ölçekli kirlilik veya petrol sızıntıları gibi davalarla ilişkilendirilirken, artık yaban hayatı ticareti suçlarıyla ilgili olarak da göz önüne alınabiliyor.

Valero'ya göre, benzer bir dava Avrupa'da ilk kez 2015 yılında bir Belçika mahkemesinin, bir kuş koruma örgütünün misyonunun yasadışı avlanma nedeniyle zarar gördüğünü onaylamasıyla açılmıştı.

Davanın ilk aşamasında sembolik bir tazminat istenmiş, ancak temyiz sonucunda bu miktar 15,000 euroya çıkarılmıştı.

İkinci bir örnekte ise, Fransa'daki Calanques milli parkında nesli tükenmekte olan balıkları kaçak avlayanlar ile balıkları satın alan restoran ve balıkçılar, park yetkililerine misyon, marka ve itibarlarına verilen zarar için toplam 35.000 euro ödemek zorunda kalmışlardı.

Kaktüslerle ilgili güncel davanın bir sonraki duruşması Haziran ayında yapılması planlansa da Ekim ayına ertelendi. Davalıların cezai suçlamalardan mahkeme tarafından suçlu bulunması durumunda, tazminat miktarı ve ödeme konusu ortaya yatırılacak.

REKLAM

ABC ise elde edilen her türlü parayı kaktüslerin korunmasını desteklemek için kullanacaklarını belirtti.

Biyoçeşitlilik davalarında artan eğilim

Conservation Litigation, bir ekosisteme zarar veren kişilerin bu zararı onarmaktan sorumlu tutulabileceğine dair güçlü bir emsal oluşturmayı hedefliyor.

Bu dava, dünya çapında artan biyoçeşitlilik davaları trendinin bir parçası olarak insanların kamu ve özel kuruluşları biyoçeşitlilik kaybından yasal olarak sorumlu tutma çabasını göz önüne seriyor.

Conservation Litigation'ın diğer eş-yürütme direktörü ve Lancaster Üniversitesi Koruma Yönetişimi Laboratuvarı'nda baş araştırmacı olan Dr. Jacob Phelps, "Bu para kazanmakla alakalı bir durum değil, artık harekete geçmekle alakalı" ifadelerini kullandı.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Erdoğan’ın talimatı ile sokak köpekleri için uyutmaya alternatif aranıyor: Kulis

Sokak hayvanları yasa teklifi neler getiriyor, Türkiye’de nasıl karşılandı?

Salda Gölü, çevresine dökülen asfalt nedeniyle tehlike altında