İsrail ordusuna katılmayı istemeyen 'vicdani retçiler': Siyasi bir soruna askeri çözüm bulunamaz

İsrail ordusuna katılan yedek askerlerin eğitim yürüyüşü | Arşiv
İsrail ordusuna katılan yedek askerlerin eğitim yürüyüşü | Arşiv © ODED BALILTY/AP2004
© ODED BALILTY/AP2004
By euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

İsrail'de orduya katılmayı reddeden vicdani retçiler, son günlerde giderek seslerini daha fazla duyurmaya başladı. Onlardan biri 18 yaşındaki genç İsrailli kadın, "Siyasi bir soruna askeri bir çözüm bulunamayacağı mesajını iletmek için mücadele etmek istiyorum." diyor.

REKLAM

İsrail'in, Hamas'ın 7 Ekim baskınına 'misilleme' diye başlattığı Gazze'ye yönelik saldırılarda şu ana kadar on binlerce Filistinli öldü ve yaralandı. Yüz binlercesi yerlerinden edildi; evler yıkıldı, şehrin alt ve üst yapısı ile sağlık sistemi çökme noktasına geldi. Çatışma üçüncü ayını geride bırakırken ve uluslararası kamuoyundan ateşkes çağrıları yükselirken Tel Aviv yönetimi, 'Hamas yok edilene kadar' savaşın süreceğini belirtiyor. 

Ancak İsrail içerisinde savaşa karşı olanların sayısı günden güne artıyor. Bazıları ise hem kadınlar hem de erkekler için askeri hizmetin mecbur olduğu ülkede hapse atılma pahasına ordu saflarına katılmayı reddediyor. 

Onlardan biri de İsrail ordusuna katılmayı reddeden Tal Mitnick adlı 18 yaşındaki İsrailli gençti. Mitnick, 30 gün hapse mahkum edilerek 2 Ocak'ta cezaevine gönderildi.

Muhalif basına ve hak savunucularına göre, 'bebek yüzlü', ve aktivist kimliğiyle öne çıkan 'idealist kalbe sahip' Tel Avivli genç, Gazze yakınlarındaki askeri hapishaneye girmeden önce kaydettiği video konuşmasında, şu ifadeleri kullandı:

"Burada, Tel Hashomer Üssü'nde duruyorum. Askere alınmayı ve Gazze'deki suçlu savaşa katılmayı reddediyorum. Katliamın katliamı çözmediğine, şiddetin de şiddetin çözümü olmadığına inanıyorum. Bu yüzden (askere gitmeyi) reddediyorum." 

Mitnick, konuşmasının ardından kendisine verilen cezayı çekmek üzere alkışlar eşliğinde askeri üsse teslim oldu.

Orduda görev yapmayı reddedenler İsrail'de "refusenik" yani retçiler diye nitelendiriliyor. 

Sovyet döneminden kalma bu terim, bir zamanlar SSCB'den İsrail'e göç etme talebi reddedilen Yahudiler için kullanılıyordu. Şimdilerde ise vicdani retçiler için kullanılıyor.

Vicdani retçiler, son günlerde İsrail'de giderek daha fazla seslerini duyurmaya başladı. 

Bir başka vicdani retçi ise Hayfa kentinden 18 yaşındaki İsrailli kadın Sofia Orr. 

Orr, "25 Şubat'ta (askere alınma tarihim) ama askere gitmeyi reddedeceğim ve bunun için askeri cezaevine gireceğim." diyor. 

"İsrail'in, Filistin halkına uyguladığı şiddet içeren baskı ve apartheid (ayrım) politikalarına ve özellikle de şimdi savaşa katılmayı reddediyorum." diyen ve France 24'e konuşan Orr, "Siyasi bir soruna askeri bir çözüm bulunamayacağı mesajını iletmek için mücadele etmek istiyorum. Bu şimdi her zamankinden daha belirgin. Ben de sorunun değil çözümün bir parçası olmak istiyorum." ifadelerini kullandı. 

Orr'un sözleri, askeri mahkeme tarafından hapis cezasına çarptırılan 18 yaşındaki arkadaşı Tal Mitnick'in düşüncelerini yansıtıyor.

Zira Mitnick, tutuklanmadan önce sosyal medyada yayınladığı bir açıklamasında, kalıcı bir çözümün ordudan gelmeyeceğini söylemişti.

Mitnick, "Ne Hamas ne de İsrail tarafından şiddet bu durumu çözemez. Siyasi bir sorunun askeri bir çözümü yoktur. Bu nedenle, gerçek sorunun göz ardı edilebileceğine inanan bir orduya, sadece yas ve acıyı devam ettiren bir hükümete katılmayı reddediyorum. Çözüm, İsrail'deki yozlaşmış politikacılardan ve Hamas'tan gelmeyecek. Çözüm bizden, iki ulusun oğullarından ve kızlarından gelecek." diyerek tepkisini ortaya koymuştu. 

Mitnick'i desteklemek için gelen arkadaşları ellerinde "Cenneti kanla inşa edemezsiniz", "Askeri çözüm yoktur" gibi ifadelerin yer aldığı pankartlar taşıdı. 

Orr, Mitnick'e atıfla, "Onunla gurur duyuyor ve cesaretinden de ilham alıyorum. Herkesin farklı inançları vardır. Ancak genel anlamda, evet, kesinlikle onun açık mektubunun ve duruşunun arkasındayım." diyor. 

İsrail'deki siyasi atmosferin vicdani reddi her zamankinden daha zor hale getirdiğinin altını çizen 18 yaşındaki Orr, "Şu anda reddetmek ve bu duruşu sergilemek her zamankinden çok daha zor, çünkü savaş başladığından beri İsrail'deki siyasi ortam çok daha sertleşti. Sağa doğru güçlü bir kayma oldu ve tüm siyasi alan çok daha şiddetli ve saldırgan hale geldi." sözleriyle toplumda yaşanan ayrışmaya işaret ediyor. 

REKLAM

İsrail ordusu büyük oranda yedek askerlere dayanıyor. Erkeklerin 32, kadınların ise 24 ay askerlik yapmaları gerekiyor. Bu sürenin sonunda erkekler 40, kadınlar ise 38 yaşına kadar seferber edilebiliyor. 

Ordu, 7 Ekim saldırısı sonrası 9,8 milyonluk ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 4'üne tekabül eden 360 binden fazla yedek askeri seferber ederek 1973 Yom Kippur Savaşı'ndan bu yana İsrail'in en büyük seferberliğini gerçekleştirdi.

Kendisini "aktivist" ve "politik bir insan" olarak tanımlayan Orr, 15 yaşındayken vicdanen itiraz edeceğinin zaten belli olduğunu söyledi. O zamandan beri de tereddüt etmemiş.

Orr, "7 Ekim iki taraf açısından da herhangi bir şeyi değiştirmedi. Bu beklenmeliydi, çünkü insanları aşırı şiddete maruz bıraktığınızda, o aşırı şiddet size geri dönecektir. Bu kaçınılmazdır." diyor. 

İsrail'in güneyindeki saldırıların kendisini "kararında daha da emin olmaya ittiğini belirten genç kadın, “Bana hain diyorlar… İsrail ordusuna hizmet etmeyi reddedeceğim ve bunun için askeri hapishaneye gideceğim." sözleriyle fikrinin değişmeyeceğinin altını çiziyor. 

REKLAM

Şiddet, sadece daha fazla şiddete yol açar

Filistinlilerin içinde bulunduğu kötü durumu İsrail kamuoyunun dikkatine sunmak isteyen Orr, Filistinlilerle görüşmek üzere İsrail işgali altındaki Batı Şeria'ya gitmiş. Kendisine göre İsrail-Filistin meselesinin çözümünün adresi, ordu ya da askeri adımlar değil:

"Batı Şeria'ya gittim ve yerleşimcilerle konuştum, sonra da gidip Filistinlilerle konuştum. Bence bu, yerleşimcilerin nasıl yaşadığını ve Filistinlilerin nasıl yaşadığını, yerleşimcilerin ne dediğini ve Filistinlilerin ne dediğini kendi gözlerinizle görmek için önemli bir deneyim. Geçtiğimiz 70 yıl boyunca gördük ki askeri araçların kullanılması bizi hiçbir yere götürmüyor. Bu toprak parçası üzerinde şimdiye kadar kaydettiğimiz tek ilerleme siyasi yollarla, müzakerelerle ve barış yapmaya çalışmakla oldu. Dolayısıyla tekrar ediyorum, siyasi bir sorunun askeri bir çözümü yoktur. Ve bu sorun hem siyasi hem de insani bir sorundur. Ve ordu bunların hiçbirini çözmez" 

Henüz 18 yaşındaki Orr, 7 Ekim saldırısından bu yana 'İsrail'de barış söylemleri büyük ölçüde susturulmuş' olsa da sözlerinin arkasında duruyor ve inançlarından vazgeçmiyor. 

İsrail'in adımlarının Hamas'ı daha da güçlendirdiği yorumunu yapan genç kadın, şöyle devam ediyor:

"İsrail'in Hamas'ı yok etme çabaları Hamas'ı daha da güçlendiriyor, zira Filistinlilere hiçbir alternatif sunmazsanız ve onlar da şiddet içeren direnişin tek yol olduğunu düşünürlerse... ve eğer İsrail'in konuşmayı bildiği tek dilin ve özgürlük için tek şanslarının bu olduğunu düşünürlerse... O zaman, evet, elbette Hamas'a katılacaklar ve şiddet içeren direnişi deneyecekler." 

REKLAM

Hamas'ın uyguladığı şiddetin de ters etki yarattığını söyleyen Orr, "7 Ekim'deki korkunç saldırısının, Filistin davasına herhangi bir katkı sağladığını düşünmüyorum." diyor ve devam ediyor:

"Ancak İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşı çözüm umutlarını daha da uzaklaştırıyor. İsrail'in şu anda Gazze'de yaptıklarını asla haklı bulmayacağım. Şiddet sadece daha fazla şiddete yol açar. Bu yüzden şiddet içeren direnişi gerçekten zayıflatmanın tek yolunun bir alternatif sunmak olduğunu düşünüyorum. Bu da İsrail'in içinden ve İsrail'den gelmeli, çünkü İsrail denklemde çok daha güçlü bir taraf. Hem İsraillilerin hem de Filistinlilerin giderek acımasızlaşan Gazze savaşının ortasında barış yapmaya çalışması gerekiyor." 

Kendisini 'hain' diye niteleyenler olduğu gibi ölüm veya tecavüz etmekle tehdit edenler de olmuş. 

Takındığı tutuma dair, "Bunun sonuçları olabilir" ifadesini kullanan Orr, "En büyük sonuç, toplumsal çünkü bu çok militarist bir toplum ve ben açıkça militarist bir insan değilim. Ama ne olursa olsun buna değeceğine inanıyorum ... Sonuçlarına katlanacağım." 

"100 yıldır bombalıyor, öldürüyor ve işgal ediyoruz"

Bir başka genç İsrailli olan Avital Rubin de vicdani retçi olduğu için dört ay hapis yatmış. 

REKLAM

2021 yılında 19 yaşında olan Rubin, askerlik hizmetini reddettiği için mahkum edilmişti.

Rubin de düşüncelerini şu şekilde dile getiriyor: 

"İsrail hiçbir şeyden ders almama gibi olağanüstü bir yeteneğe sahip. Sanki 100 yıldır bombalıyor, öldürüyor ve işgal ediyoruz, sonra bir katliam oluyor, sonra bombalıyor, işgal ediyor ve öldürüyoruz. Sonra yine bir katliam oluyor. Ama ne zaman bir şey olsa, çözüm Gazze'yi bombalamak oluyor."

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Hükümete öfkeli İsrailli rehine yakınları parlamentoyu bastı

AK Parti 26 ilin belediye başkan adaylarını açıkladı: İstanbul adayı Murat Kurum

İsrail, işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere ait sekiz bin dönüm araziye el koydu