Birleşmiş Milletler plastik anlaşmasına dair müzakereler 2024’ün sonunda çökmüştü. Ülkeler her yıl milyonlarca ton plastiğin çevreye karışmasını nasıl engelleyecekleri konusunda uzlaşamamıştı.
Fransa'nın Nice kentinde Salı günü düzenlenen BM Okyanus Konferansı’nda (UNOC) 95’ten fazla ülkenin bakanları ve temsilcileri, küresel plastik anlaşması müzakerelerinden etkili ve 'iddialı' bir sonuç çıkması çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler plastik anlaşmasına dair müzakereler 2024’ün sonunda çökmüştü. Ülkeler her yıl milyonlarca ton plastiğin çevreye karışmasını nasıl engelleyecekleri konusunda uzlaşamamıştı. Müzakerelerin bir sonraki turu, Ağustos ayında İsviçre'nin Cenevre kentinde devam edecek.
“Nice Uyarısı” (Nice Wake-Up Call) adı verilen bildiri, imzacıların bilimin ortaya koyduklarıyla ve yurttaşların talepleriyle uyumlu bir küresel anlaşmaya ulaşmak için olmazsa olmaz saydığı beş temel unsuru sıralıyor:
1. Plastiğin üretiminden bertarafına kadar tüm yaşam döngüsünü kapsayan bir yaklaşım,
2. Zararlı kimyasalların ve sorunlu ürünlerin aşamalı olarak ortadan kaldırılması,
3. Ürün tasarımlarının iyileştirilmesi,
4. Uygulamaya yönelik etkili mekanizmalar,
5. Anlaşmanın zamanla gelişmesini sağlayacak hükümler içermesi.
Bildiri şu ifadeyle uyarıyor:
“Bu unsurlardan yoksun, yalnızca gönüllü önlemlere dayanan ya da plastiğin tüm yaşam döngüsünü kapsamayan bir anlaşma, plastik kirliliği sorununu çözmede etkili olmayacaktır.”
Fransa Ekolojik Dönüşüm Bakanı Agnès Pannier-Runacher, Nice’teki zirvede yaptığı konuşmada, bildirinin “net ve güçlü bir mesaj” verdiğini söyledi.
Plastik kirliliği konusunda ortak zemin bulunmalı
Geçtiğimiz yıl Güney Kore’de 200’den fazla ülke, küresel plastik kirliliğine karşı çığır açacak bir anlaşma için son tur müzakerelerde buluşmuştu. Ancak iki yıllık müzakerelere rağmen anlaşma sağlanamadı. Özellikle plastiğin tamamen azaltılması gerektiğini savunan ülkelerle, petrol üreten ülkeler arasında derin görüş ayrılıkları oluştu. En tartışmalı konulardan biri, plastik üretiminin kısıtlanıp kısıtlanmaması ya da yalnızca geri dönüşümle yetinilip yetinilemeyeceğiydi.
Pannier-Runacher, Salı günü UNOC’ta gazetecilere yaptığı açıklamada şunu vurguladı: “Plastiğin yaşam döngüsünün tamamını kapsayan kapsamlı önlemler gerekiyor. Daha iyi atık yönetimi ve geri dönüşümle bu sorun çözülmez. Bu, bir yalandır.”
Bildiri, müzakerelerin yeniden başlayacağı Ağustos ayı öncesinde iddialı bir anlaşma isteyen ülkelerin birleşik duruşunu temsil ediyor.
Avrupa Birliği Çevre, Su Direnci ve Döngüsel Ekonomi Komiseri Jessica Roswall da, ülkeleri Ağustos’taki müzakerelere 'diyalog ve ortak zeminde buluşma iradesiyle' yaklaşmaya çağırdı.
Her yıl tonlarca plastik okyanuslara karışıyor
Nice’teki görüşmelerin merkezinde okyanusların korunması vardı ve bu hedef için iddialı bir plastik anlaşması kritik önem taşıyor.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, konferansın açılışında şunları söyledi: “Her yıl dünya genelinde 400 milyon tondan fazla plastik üretiliyor. Bunun üçte biri yalnızca bir kez kullanılıyor. Her gün 2 bin'den fazla çöp kamyonuna eşdeğer plastik, okyanuslara, nehirlere ve göllere boşaltılıyor.”
Plastik üretiminin 2060 yılına kadar üç katına çıkması bekleniyor. Ancak şu anda yalnızca yüzde 9’u geri dönüştürülüyor. Her yıl yaklaşık 11 milyon ton plastik okyanuslara karışıyor ve deniz kirliliğinin yüzde 80’ini plastik atıklar oluşturuyor.
Uluslararası Çevre Hukuku Merkezi'nden kıdemli hukukçu Andrés del Castillo, "Nice Uyarısı" bildirisi için şu yorumu yaptı: “Bu bildiri bir başlangıç noktası olmalı, sınır değil. Küresel Plastik Anlaşması'nın başarıya ulaşması için, üye devletlerin belirsiz vaatlerin ötesine geçerek nasıl adım atacaklarını tanımlamaları gerekiyor. Bu, açık ve yasal bağlayıcılığı olan önlemleri ve insan hakları temelli bir yaklaşımı içermeli. Cenevre’de Ağustos ayında yalnızca siyasi açıklamalar yeterli olmayacak. Üye devletlerin petro-devletlerin ve fosil yakıt çıkarlarının karşısında durduğunu açıkça göstermesi gerek. Bu süreçte sözlerden çok eylemler belirleyici olacak.”